KSÜ Cahit Zarifoğlu Konferans Salonunda gerçekleştirilen panelin açılış konuşmasını üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Durmuş Deveci yaptı. FETÖ’nün yıllarca takiye yaparak ''Amaca uygun her yol mubahtır.’ anlayışıyla hareket ettiğine dikkat çeken Rektör Deveci, ne geleneklerimizde, ne de İslam öğretisinde böyle bir anlayışa yer olmadığını ifade etti.
FETÖ’nün 28 Şubat sürecinde kendini kurtarmak için dindar insanlara iftiralar atma yoluna gittiğini söyleyen Rektör Deveci, “FETÖ yapılanması, kendilerini bir şekilde kurtarmak için dindar kesimlerin üzerine basarak, onları gerici, yobaz diye yaftalayıp 28 Şubat zihniyeti bu kesimlerin üzerine salmışlardır.'' şeklinde konuştu.
Suret-i Haktan görünenlerin halen varlığını sürdürdüğünün altını çizen Rektör Deveci, “Bunlar suret-i haktan gözükerek vurmaya bir şekilde devam ediyorlar. Menfaatlerine dokunulduğu için ya da menfaat sağlayabilecekleri yerler kendilerine verilmediği için çamur atmaya devam ediyorlar.'' dedi.
Rektör Deveci konuşmasının sonunda panelin gerçekleştirilmesine katkı sağlayan STK’lara ve panelin sponsorluğunu üstlenen STK İHO Platformu İl Sekreteri Mehmet Akpınar’a teşekkürlerini iletti.
Açılış konuşması ve Anadolu Ajansı tarafından hazırlanan “5 Dakikada 15 Temmuz'' isimli video gösteriminin ardından panel oturumuna geçilirken, panelin moderatörlüğünü Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektör Yardımcısı – Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan yaptı. “Türk Halkı 15 Temmuz gecesi darbeye darbe yapmıştır.'' diyen Arıcan, bu panelin amacının 'bir daha 15 Temmuzlar olmaması için üniversitelerimize neler düşüyor bunun muhasebesini yapmak' olduğunu belirtti.
FETÖ yapılanmasının 40 yıldan daha eski evveliyatının olduğuna dikkat çeken Arıcan, “15 Temmuz belki Çanakkale’nin belki İstanbul’un hesaplaşmasıydı.'' ifadelerini kullandı. Arıcan, “Bu Millet İslam’ın bayraktarlığını yaptığı sürece, Kur’an ve Sünnet’e bağlı olduğu sürece hain şebekelerin planları devam edecek. FETÖ olarak gelmeyecekler ama belki başka bir şey olarak gelecekler, nasıl gelirlerse gelsinler önemli değil. Ama biz hakikaten bu konuda bunlara fırsat vermeyecek, bunlara zemin oluşturmayacak çabaları göstermeliyiz. O planları da bozarak artık oyun bozmaktan ayrılıp, oyun kuran bir irade geliştirmek durumundayız.'' şeklinde konuştu.
Panelin ilk konuşmasını yapan Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Orçan, sosyo-kültürel açıdan darbeler ve darbeleri oluşturan süreçlere ilişkin bilgilendirme sunumu yaptı. 15 Temmuz’un sosyoloji, siyaset gibi ilgili alanlarda ders olarak okutulması ve üzerinde çalışılması gereken önemli bir olay olduğunu vurgulayan Orçan, dünyadaki ve Türkiye’deki darbelerden hareketle 15 Temmuz’u değerlendirdi.
FETÖ’nün yanlızca toplumu değil aileleri de parçalayan tehlikeli bir terör yapılanması olduğunu ifade eden Orçan, 15 Temmuz’u milletin kendi çocuklarının millete karşı kullanıldığı ''karşı devşirme hareketi’ olarak nitelendirdi.
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüseyin Tutar ise 15 Temmuz Şehitleri ve Gazilerinin soyo-kültürel açıdan bilgilerini içeren “15 Temmuz 2016 Mili İradenin Zaferi'' başlıklı araştırma raporuna ilişkin verileri paylaştı.
15 Temmuz şehitleri ve gazilerle ilgili sosyolojik bulguları katılımcılarla paylaşan Tutar, 15 Temmuz gecesi hayatını feda eden 250 şehit ve gazilik şerefine erişen 2194 vatandaşımızın sosyal ve kültürel yaşamlarına ilişkin verilerin bu çalışma kapsamında incelendiğini ifade etti. Şehitlerin yüzde 61’inin çocuk sahibi olduğunu söyleyen Tutar, o hain girişim sonucunda 373 çocuğun öksüz ve yetim kaldığını belirtti.
“Çok katı laik politikalar, hakkaniyete, adalete, eşitliğe izin vermeyen bu laik politikalar ister istemez Anadolu’nun derin irfanından gelen inançlı insanların farklı yollara sapmalarına sebebiyet vermiş ve FETÖ gibi hain insanların kurmuş oldukları tezgâhlar nedeniyle, onların kucağına itilmişlerdir.'' diyen Tutar, “Laiklikle ilgili bizim hiçbir sıkıntımız yok ama laiklik anlayışının despotça uygulanması vesayet sitemine dönüştürülmesi, Kemalist sistemin vasileri tarafından bu şartlarla toplumun abluka altına alınması kabul edilebilir bir şey değildir.'' şeklinde konuştu.
FETÖ’nün bizim değerlerimizle, Türkçemizle, Osmanlı ve Türkiye’nin idealleriyle bizim gönül coğrafyamızda kendine alan bulduğunu hatırlatan Tutar, “FETÖ bu coğrafyalarda küresel güçlere hizmet etmeye, onların gönüllü casusluğunu yapmaya devam etmektedir.'' diye konuştu.
Panel oturumunun ardından Rektör Deveci, Onikişubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek ve STK İHO Platformu İl Sekreteri Mehmet Akpınar tarafından konuşmacılara teşekkür belgesi ve çeşitli hediyeler verilirken, panelistler de Doç. Dr. Hüseyin Tutar tarafından hazırlanan 15 Temmuz araştırma raporunu protokol üyelerine takdim ettiler.
Toplu fotoğraf çekiminin ardından Rektör Deveci, panelistleri Rektörlük Makamında ağırlayarak bir süre sohbet etti.
(Haber: Mehmet KARA)
Editör: TE Bilisim
