Darbe girişiminin ardından günlerdir meydanları boş bırakmayan vatandaşları şehrin siyasetçileri de yalnız bırakmadı.
FETÖ terör örgütü tarafından TSK’da görevli bir grup asker 15 Temmuz Cuma günü Türkiye genelinde darbe girişimine kalkışmıştı. Darbe girişimini protesto eden Kahramanmaraşlı vatandaşlar meydanları boş bırakmayarak Milli İradeye sahip çıkıyor. Darbe girişiminin başladığı günden bu yana Kahramanmaraşlı vatandaşlar Şekerdere de bulunan AK Parti İl Başkanlığı önünde demokrasi nöbeti tutuyordu. Direniş nöbeti önceki günden itibaren Ak Parti İl binası önünde değil, Kıbrıs Meydanı'nda yer alan Kent Meydanı'nda devam etti. Kent meydanındaki park içerisinde zeminin bir kısmı toprak halde bulunurken Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi tarafından önceki gün sabah saatlerinde hummalı bir çalışma yapılarak toprak zemin yerine kilit parke döşenmişti. Alana halkın oturması için sandalyeler getirilirken konuşma yapılması içinde sahne hazırlandı. Oluşturulan bu platformun ardından Kahramanmaraş’ta "Milli iradeye ve demokrasiye sahip çıkıyor" başlığı adı altında genç, çocuk, yaşlı, siyasetçiler, Sivil Toplum Kuruluşları kent meydanında toplanarak, adeta tek yürek olurken Kahramanmaraş, demokrasi nöbetinde ki karalılığını sürdürmeye devam etti. Kent Meydanı’nda ki halkın demokrasi nöbetine siyasetçilerde destek verirken, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekilleri Mahir Ünal, Celalettin Güvenç, Nursel Reyhanlıoğlu, Mehmet Uğur Dilipak, 24. Dönem Milletvekili Sıtkı Güvenç, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, AK Parti İl Başkanı Ahmet Özdemir, MDK Üyesi Metin Doğan, Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Esat Şengül ve Saadet Partisi İl Başkanı Mustafa Tüten birer konuşma yaparak hep bir ağızdan milli iradeye sahip çıkılması gerektiğini vurguladılar.
İşte Kent Meydanında ki "Milli iradeye ve demokrasiye sahip çıkıyor" etkinliğinde konuşan Kahramanmaraşlı siyasetçiler:
AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal
Kahramanmaraş her zaman olduğu gibi bugünde istiklaline sahip çıkıyor. Bugün burada milli iradeye sahip çıkmak ve demokrasi nöbeti tutmak için toplandık. Burada hangi siyasi partiden olduğumuzun hiçbir kıymeti yok. Çünkü koruduğumuz en temel şey bu milletin iradesidir. Sandığa yansıyan iradedir. Demokrasi aracılıyla, seçtiği temsilcileriyle kendisini yönetmesi için iradesine emanet ettiği o temsilciler buradalar. Biz buradayız. Biz sizin emanetinize sahip çıkıyoruz. Sizde kendi iradenize sahip çıkın. Bunlar 17-25 Aralık’ta yargı yoluyla silahsız bir darbe girişiminde bulundular olmadı. Daha sonra sokaklarla bunu denediler olmadı. Bizde dedik ki millet yenilmez, Türkiye eğilmez. Türkiye dimdik ayakta hamt olsun. Şimdi 15 Temmuz’da öyle bir şey yaptılar ki onların bu yaptığını Fransızlar bile yapmadı. Savaşların bile bir hukuku vardır. Bir ülkenin parlamentosunu bombalamak kendi insanına o ülkenin vergisiyle alınmış silahlarla ateş etmek ancak bir cinnet halidir. Bunlar cinnet halinde bu milletin bizzat kendisine saldırdılar. Ama bu millet o yüksek verasetiyle, irfanıyla sokaklara döküldü ve dedi ki: “ Ben vatanıma sahip çıkarım, bayrağıma sahip çıkarım. Benim dualarım Allah devletime, milletime zeval vermesin. Birliğine düzenine zeval getirmesin. Ben 5 vakit bu duayı ederken nasıl olurda bayrağıma, vatanına, devletime uzanan elleri kırarım'' dedi. İşte demokrasi nöbetine başladı bu millet. O yüzden sizin bu nöbetinizi en güzel şekilde selamlıyorum. Kardeşlerim, bu yılanları çıyanları iyi tanıyın. Çünkü bu yılanlar çıyanlar bizim ekmeğimize zehir doğrayanlar. Bu yılanlar çıyanlar kucaklardaki çocuklarımızın geleceğine göz koyanlar. Bunlar ne yapmak istiyorlar? Bunlar seçilmiş hükümeti indirmek, faşist bir cunta kurmak ve bu ülke de bu milletin iradesini diz çöktürerek, ele geçirmek istediler. Ama hamt olsun, bu millet dimdik ayakta ve hamt olsun hükümetimizde, Cumhurbaşkanımız da, yargımızla, ordumuzla, emniyetimizle dimdik ayaktadır. Devletimiz dimdik ayakta, milletimiz, dimdik ayakta. Kardeşlerim, şimdi bunlar bir takım, provokasyonlara kalkışacaklar. Bunlar demokrasi tutan bu millet için bir takım hileli hurdalı milleti birbirine düşürecek işlere kalkışacaklar. Demokrasi nöbeti tutmanın şartı nedir kardeşlerim. Bir, biz asla hiçbir şiddete bulaşmayacağız. İki, bir sorun gördüğümüz zaman hemen ilgili emniyet güçlerine, ilgili devlet kurumlarına ve kurumlara işi havale edeceğiz. Üç, bize gelen mesajdan yalan haberlerle değil, ilgili mülki amire sorarak, ilgili mülki amirin açıklamasını beklemeden asla fevri hiçbir harekette bulunmayacağız. Kısaca, provokasyona gelmeyeceğiz. Hiçbir yalan haberin bizi tetiklemesiyle herhangi bir şiddet eylemine bulaşmayacağız. Biz bu aziz milletin irfanıyla, verasetiyle meydanlarda nöbetimizi tutacağız. Milli irademize, devletimize, istiklalimize, istikbalimize sahip çıkacağız. Yılanların, çıyanların ekmeğimize kan doğramasına fırsat vermeyeceğiz. Hiç kimsenin ağzımın tadını bozmasına izin vermeyeceğiz. Asla ve asla bizim irademizle sandıkta seçilmiş hükümete, bizim namusumuz olan nasıl ki biz sizin sandıkta bize emanet ettiğiniz o iradeye namus bildik. Dimdik ayakta gerekirse canımız pahasına bu al bayrakta bizimde kanımızın parçası, damlası olsun diye nasıl ki ayakta durduysak, sizde sandığın emanetine sahip çıkacaksınız. İradenize sahip çıkacaksınız. Çünkü insanın en büyük namusu iradesidir. Eğer insan karar veremezse köle olur. Kararımıza sahip çıkacağız. Bizim kararımız, irademiz bellidir. Nerede durduğumuz bellidir. Türkiye kutlu yürüyüşüne devam ediyor kardeşlerim. Bunlar bu milleti tanımıyorlar daha öncede söylemiştim. Bunlar bilmiyorlar. Maraş niye kahraman? Urfa niye şanlı? Antep niye gazi? Bunlar bilmiyorlar. Ama bunlar bu milletin sağlam iradesine, irfanına çarptılar ve dağıldılar. Bundan sonrası için rahat olun. Hızlı bir şekilde ülkemiz normalleşiyor. Hamt olsun rabbim bizleri ve ülkemizi muhafaza etti. Sizin dualarınızla, iradenizle rabbim bu ülkeyi korudu. Kardeşlerim, gerekirse nöbetleşe biz milli iradeye sahip çıkacağız. Demokrasi nöbetimize devam edeceğiz. Bizlerde seçip gönderdiğiniz Milletvekilleri olarak Ankara’da sizin iradenizi temsil edeceğiz. Maraş milletvekilleri tek tek tebrik edin. O gün hepsi meclisteydi. Sizden aldıkları emaneti mecliste korkusuz olarak temsil ettiler. Bu milletin birlik ve beraberliğini bozamayacaklar. Hani bizim yürüklerimiz toplu atıyor. Allah’ın izniyle birlik ve beraberliğimize sahip çıktığımız sürece hiçbir sorun olmaz. Evlatlarımızın geleceği güvence altındadır. Gönlünüzü rahat tutun. Her birinizi Allah’a emanet ediyorum. Allah yar ve yardımcınız olsun kardeşlerim.
Kahramanmaraş her zaman olduğu gibi bugünde istiklaline sahip çıkıyor. Bugün burada milli iradeye sahip çıkmak ve demokrasi nöbeti tutmak için toplandık. Burada hangi siyasi partiden olduğumuzun hiçbir kıymeti yok. Çünkü koruduğumuz en temel şey bu milletin iradesidir. Sandığa yansıyan iradedir. Demokrasi aracılıyla, seçtiği temsilcileriyle kendisini yönetmesi için iradesine emanet ettiği o temsilciler buradalar. Biz buradayız. Biz sizin emanetinize sahip çıkıyoruz. Sizde kendi iradenize sahip çıkın. Bunlar 17-25 Aralık’ta yargı yoluyla silahsız bir darbe girişiminde bulundular olmadı. Daha sonra sokaklarla bunu denediler olmadı. Bizde dedik ki millet yenilmez, Türkiye eğilmez. Türkiye dimdik ayakta hamt olsun. Şimdi 15 Temmuz’da öyle bir şey yaptılar ki onların bu yaptığını Fransızlar bile yapmadı. Savaşların bile bir hukuku vardır. Bir ülkenin parlamentosunu bombalamak kendi insanına o ülkenin vergisiyle alınmış silahlarla ateş etmek ancak bir cinnet halidir. Bunlar cinnet halinde bu milletin bizzat kendisine saldırdılar. Ama bu millet o yüksek verasetiyle, irfanıyla sokaklara döküldü ve dedi ki: “ Ben vatanıma sahip çıkarım, bayrağıma sahip çıkarım. Benim dualarım Allah devletime, milletime zeval vermesin. Birliğine düzenine zeval getirmesin. Ben 5 vakit bu duayı ederken nasıl olurda bayrağıma, vatanına, devletime uzanan elleri kırarım'' dedi. İşte demokrasi nöbetine başladı bu millet. O yüzden sizin bu nöbetinizi en güzel şekilde selamlıyorum. Kardeşlerim, bu yılanları çıyanları iyi tanıyın. Çünkü bu yılanlar çıyanlar bizim ekmeğimize zehir doğrayanlar. Bu yılanlar çıyanlar kucaklardaki çocuklarımızın geleceğine göz koyanlar. Bunlar ne yapmak istiyorlar? Bunlar seçilmiş hükümeti indirmek, faşist bir cunta kurmak ve bu ülke de bu milletin iradesini diz çöktürerek, ele geçirmek istediler. Ama hamt olsun, bu millet dimdik ayakta ve hamt olsun hükümetimizde, Cumhurbaşkanımız da, yargımızla, ordumuzla, emniyetimizle dimdik ayaktadır. Devletimiz dimdik ayakta, milletimiz, dimdik ayakta. Kardeşlerim, şimdi bunlar bir takım, provokasyonlara kalkışacaklar. Bunlar demokrasi tutan bu millet için bir takım hileli hurdalı milleti birbirine düşürecek işlere kalkışacaklar. Demokrasi nöbeti tutmanın şartı nedir kardeşlerim. Bir, biz asla hiçbir şiddete bulaşmayacağız. İki, bir sorun gördüğümüz zaman hemen ilgili emniyet güçlerine, ilgili devlet kurumlarına ve kurumlara işi havale edeceğiz. Üç, bize gelen mesajdan yalan haberlerle değil, ilgili mülki amire sorarak, ilgili mülki amirin açıklamasını beklemeden asla fevri hiçbir harekette bulunmayacağız. Kısaca, provokasyona gelmeyeceğiz. Hiçbir yalan haberin bizi tetiklemesiyle herhangi bir şiddet eylemine bulaşmayacağız. Biz bu aziz milletin irfanıyla, verasetiyle meydanlarda nöbetimizi tutacağız. Milli irademize, devletimize, istiklalimize, istikbalimize sahip çıkacağız. Yılanların, çıyanların ekmeğimize kan doğramasına fırsat vermeyeceğiz. Hiç kimsenin ağzımın tadını bozmasına izin vermeyeceğiz. Asla ve asla bizim irademizle sandıkta seçilmiş hükümete, bizim namusumuz olan nasıl ki biz sizin sandıkta bize emanet ettiğiniz o iradeye namus bildik. Dimdik ayakta gerekirse canımız pahasına bu al bayrakta bizimde kanımızın parçası, damlası olsun diye nasıl ki ayakta durduysak, sizde sandığın emanetine sahip çıkacaksınız. İradenize sahip çıkacaksınız. Çünkü insanın en büyük namusu iradesidir. Eğer insan karar veremezse köle olur. Kararımıza sahip çıkacağız. Bizim kararımız, irademiz bellidir. Nerede durduğumuz bellidir. Türkiye kutlu yürüyüşüne devam ediyor kardeşlerim. Bunlar bu milleti tanımıyorlar daha öncede söylemiştim. Bunlar bilmiyorlar. Maraş niye kahraman? Urfa niye şanlı? Antep niye gazi? Bunlar bilmiyorlar. Ama bunlar bu milletin sağlam iradesine, irfanına çarptılar ve dağıldılar. Bundan sonrası için rahat olun. Hızlı bir şekilde ülkemiz normalleşiyor. Hamt olsun rabbim bizleri ve ülkemizi muhafaza etti. Sizin dualarınızla, iradenizle rabbim bu ülkeyi korudu. Kardeşlerim, gerekirse nöbetleşe biz milli iradeye sahip çıkacağız. Demokrasi nöbetimize devam edeceğiz. Bizlerde seçip gönderdiğiniz Milletvekilleri olarak Ankara’da sizin iradenizi temsil edeceğiz. Maraş milletvekilleri tek tek tebrik edin. O gün hepsi meclisteydi. Sizden aldıkları emaneti mecliste korkusuz olarak temsil ettiler. Bu milletin birlik ve beraberliğini bozamayacaklar. Hani bizim yürüklerimiz toplu atıyor. Allah’ın izniyle birlik ve beraberliğimize sahip çıktığımız sürece hiçbir sorun olmaz. Evlatlarımızın geleceği güvence altındadır. Gönlünüzü rahat tutun. Her birinizi Allah’a emanet ediyorum. Allah yar ve yardımcınız olsun kardeşlerim.
AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili ve İçişleri Komisyon Başkanı Celalettin Güvenç
Bu milletin reisi cumhuru bindiği uçakta dünyanın diğer liderleri gibi Dubai'ye kaçmadı Malezya'ya gitmedi, Yunanistan'a sığınmadı, sana sığındı, sana geldi, 'korkmayın, kaçmayın. 21'inci asrın kalbine mührümüzü vuracağız. Bu milletin vekilleri kaçacak delik aramadı. Oyunuzu satmadı, eğilmedi, can korkusu demedi, 'evlatlar ne olacak' demedi. Emanetiniz için uçakların vurduğu Meclis'e gitti. 'buradayız, dik durun' dedik. Bugün korkma, titreme Pennsylvania için. Bugün bizim için zafer vardır, imanın inancın zaferi vardı. Allah'a yüz binlerce kere hamdolsun. Şimdi bu darbeye fırsata çeviriyoruz, millet olarak. Kardeşliğimizi pekiştiriyoruz, dostluğumuzu geliştiriyoruz, demokrasimizi geliştiriyoruz, el ele kol kola yürüyoruz. Biz Meclis'e gittiğimizde CHP'den de MHP'den de milletvekilleri de geldi ve 'biz demokrasinin yanındayız. Biz artık darbelere karşıyız, yeter artık' dediler. Onlara da helal olsun.
Bu milletin reisi cumhuru bindiği uçakta dünyanın diğer liderleri gibi Dubai'ye kaçmadı Malezya'ya gitmedi, Yunanistan'a sığınmadı, sana sığındı, sana geldi, 'korkmayın, kaçmayın. 21'inci asrın kalbine mührümüzü vuracağız. Bu milletin vekilleri kaçacak delik aramadı. Oyunuzu satmadı, eğilmedi, can korkusu demedi, 'evlatlar ne olacak' demedi. Emanetiniz için uçakların vurduğu Meclis'e gitti. 'buradayız, dik durun' dedik. Bugün korkma, titreme Pennsylvania için. Bugün bizim için zafer vardır, imanın inancın zaferi vardı. Allah'a yüz binlerce kere hamdolsun. Şimdi bu darbeye fırsata çeviriyoruz, millet olarak. Kardeşliğimizi pekiştiriyoruz, dostluğumuzu geliştiriyoruz, demokrasimizi geliştiriyoruz, el ele kol kola yürüyoruz. Biz Meclis'e gittiğimizde CHP'den de MHP'den de milletvekilleri de geldi ve 'biz demokrasinin yanındayız. Biz artık darbelere karşıyız, yeter artık' dediler. Onlara da helal olsun.
AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Nursel Reyhanlıoğlu
15 Temmuzda milletin iradesine yapılan darbeye karşı bizler Ankara’da sizler burada, sivil vatandaşlarımız tankların önünde mücadele verdi. O mücadele de bizler TBMM’de idik. Tepemize bombalar attılar. İlk defa memleketin kalbine bomba atıldı. Türk tarihinde ilk defa görülmüş bir şeydi. Ama korkmadık. Biz bu ülke için canımızı vermeye her zaman hazırız. Çünkü ülke olmazsa bizde olmayız. Milli iradeye sahip çıkacağız. 1978’de Kahramanmaraş olaylarında gördüğünüz ulu camii meydanında evimizin önünde çocukken yaşamıştım ben bu olayları. Çocuklarım a anlatırken rüya gibiydi. Bu yaşımda bir defa daha yaşadım. Ama ilk defa kendi uçaklarımızla tepemizden bombalandık. Kendi tanklarımızla sivil vatandaşlarımız ezildi. Allah bunları kahretsin. Bunlar her türü belayı hak ediyorlar. Kadınlar korkak zannettiler. “Kadınlar meclise gitmesin, evinizden çıkmayın'' dediler. Biz 12-13 kadın milletvekili ile meclise sahip çıktık. Kürsünün etrafında toplandık. Milli iradeye sahip çıktık. Kimseyi buraya girdirmeyeceğiz dedik. Darbecileri meclise sokmayacağız dedik. Bizi bombaladılar ama meclisten kaçıramadılar. Onlar pes etmek zorunda kaldılar. Allah belalarını versin. Büyük tehlikeyi atlatmış durumdayız.
15 Temmuzda milletin iradesine yapılan darbeye karşı bizler Ankara’da sizler burada, sivil vatandaşlarımız tankların önünde mücadele verdi. O mücadele de bizler TBMM’de idik. Tepemize bombalar attılar. İlk defa memleketin kalbine bomba atıldı. Türk tarihinde ilk defa görülmüş bir şeydi. Ama korkmadık. Biz bu ülke için canımızı vermeye her zaman hazırız. Çünkü ülke olmazsa bizde olmayız. Milli iradeye sahip çıkacağız. 1978’de Kahramanmaraş olaylarında gördüğünüz ulu camii meydanında evimizin önünde çocukken yaşamıştım ben bu olayları. Çocuklarım a anlatırken rüya gibiydi. Bu yaşımda bir defa daha yaşadım. Ama ilk defa kendi uçaklarımızla tepemizden bombalandık. Kendi tanklarımızla sivil vatandaşlarımız ezildi. Allah bunları kahretsin. Bunlar her türü belayı hak ediyorlar. Kadınlar korkak zannettiler. “Kadınlar meclise gitmesin, evinizden çıkmayın'' dediler. Biz 12-13 kadın milletvekili ile meclise sahip çıktık. Kürsünün etrafında toplandık. Milli iradeye sahip çıktık. Kimseyi buraya girdirmeyeceğiz dedik. Darbecileri meclise sokmayacağız dedik. Bizi bombaladılar ama meclisten kaçıramadılar. Onlar pes etmek zorunda kaldılar. Allah belalarını versin. Büyük tehlikeyi atlatmış durumdayız.
AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Uğur Dilipak
Bunlar bir şeyi unuttular. Bu milletin milli iradesini unuttular. 97 yıl önce Senem Ayşe vardı bu ülkede, Senem Ayşe’nin hikâyeleri ile büyüdü bu millet. Belki bu olay başka yerlerde olsaydı, yüzlerce, binlerce film üretirlerdi bu insanlar. Binlerce sahte kahraman üretirlerdi. Ama gerçek kahramanlar destan yazar. İşte o kahramanlardan bir tanesini anlatacağım. Çünkü bu olayı duyduğumda gözlerim yaşardı. Yanıma bir baba geldi ve dedi ki “Benim kızım paralelci, benim damadım da paralelci filanca kurumda çalışıyorlar, benim yeğenim de paralelci, onun hanımı da paralelci'' dedi. Ben bu çocuklar idamla yargılanır. Yazık olur diye söyledim. O baba bana “Vatan için her şey feda olsun'' dedi. İşte bu ruhu görmedi bu alçaklar. Bu ruhu anlamadılar. Bunun için burada bu ülkede neler olacağını görmediler. İşte arkadaşlar bu milli iradenin buralarda olması için hep birlikte alanlarda olacağız. Bu vesile ile özellikle birkaç gün içerisinde demokrasimiz için şehit olan askerimize, polisimize ve sivil vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Tankların önüne yatan aziz milletimizi hürmetle anıyorum.
Bunlar bir şeyi unuttular. Bu milletin milli iradesini unuttular. 97 yıl önce Senem Ayşe vardı bu ülkede, Senem Ayşe’nin hikâyeleri ile büyüdü bu millet. Belki bu olay başka yerlerde olsaydı, yüzlerce, binlerce film üretirlerdi bu insanlar. Binlerce sahte kahraman üretirlerdi. Ama gerçek kahramanlar destan yazar. İşte o kahramanlardan bir tanesini anlatacağım. Çünkü bu olayı duyduğumda gözlerim yaşardı. Yanıma bir baba geldi ve dedi ki “Benim kızım paralelci, benim damadım da paralelci filanca kurumda çalışıyorlar, benim yeğenim de paralelci, onun hanımı da paralelci'' dedi. Ben bu çocuklar idamla yargılanır. Yazık olur diye söyledim. O baba bana “Vatan için her şey feda olsun'' dedi. İşte bu ruhu görmedi bu alçaklar. Bu ruhu anlamadılar. Bunun için burada bu ülkede neler olacağını görmediler. İşte arkadaşlar bu milli iradenin buralarda olması için hep birlikte alanlarda olacağız. Bu vesile ile özellikle birkaç gün içerisinde demokrasimiz için şehit olan askerimize, polisimize ve sivil vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Tankların önüne yatan aziz milletimizi hürmetle anıyorum.
AK Parti 24. Dönem Milletvekili Sıtkı Güvenç
16 Temmuz da Ankara sokaklarını ayrıntıyla gezdim. Beştepe’ye 750 metre kala 8-10 tane tankı bu aziz milletimizin, asil evlatlarının nasıl yürüdüğüne şahit oldum. Yine Beştepe’ye 500 metre kala araçlarını yakarak canlarını ortaya koyarak saldırıyı durduran hemşerilerimizin kalıntılarını gördüm. İşte bu aziz millete yakışan budur. Darbe nasıl savrulur? Darbe nasıl geri tepilir? Dünyaya bunu öğrettiniz. Sizler var olun, sağ olun. FETÖ’nün hesap edemediği şey sizin iradenizdi, karalılığınızdı. Cumhurbaşkanımızın riyasetinde dirayetli yönetimiyle hep birlikte bu terör örgütünün ortaya koyduğu darbe teşebbüsünü bertaraf ettiniz. Hepinizden Allah razı olsun.
16 Temmuz da Ankara sokaklarını ayrıntıyla gezdim. Beştepe’ye 750 metre kala 8-10 tane tankı bu aziz milletimizin, asil evlatlarının nasıl yürüdüğüne şahit oldum. Yine Beştepe’ye 500 metre kala araçlarını yakarak canlarını ortaya koyarak saldırıyı durduran hemşerilerimizin kalıntılarını gördüm. İşte bu aziz millete yakışan budur. Darbe nasıl savrulur? Darbe nasıl geri tepilir? Dünyaya bunu öğrettiniz. Sizler var olun, sağ olun. FETÖ’nün hesap edemediği şey sizin iradenizdi, karalılığınızdı. Cumhurbaşkanımızın riyasetinde dirayetli yönetimiyle hep birlikte bu terör örgütünün ortaya koyduğu darbe teşebbüsünü bertaraf ettiniz. Hepinizden Allah razı olsun.
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç
Saygıdeğer hemşerilerim, Demokrasi kahramanları tarihe not düşüyorsunuz. Türkiye’miz şu an tarihi bir süreçten geçiyor. Türkiye’miz belki de tarihindeki en büyük ihanetlerden bir tanesini yaşıyor. Bu memleketin imkânları kullanarak bu memleketin evlatlarını kandıran haşhaşilerin ihanetini yaşıyoruz. Bu ihanete aziz Milletimiz geçit vermedi. Olay kamuoyuna yansır yansımaz Türkiye ayağa kalktı. Bu Millet nasıl kurtuluş harbinde ayağa kalkmışsa bu olayda da top yekûn ayağa kalkmıştır. Bu olayın kamuoyuna yansıdığında bizde Kahramanmaraş’ımızla ilgili bir programdan dolayı İstanbul’a gitmiştik. Sonra olaylar duyuldu. Bunun üzerine televizyonu açıp olayları takip ettik. Cumhurbaşkanımızın telefon çağrısını görüp, Sütçü İmam’ın torunları olarak, darbecilere cuntacılara karşı durarak hava alanına gittik. Bütün insanlar, genç, yaşlı demeden hava alanlarına yürüdük. Kahraman şehri temsil ederek cuntacıların tanklarına karşın bizzat yürüdük. O gün gece boyunca Kahraman İstanbullularla beraberdik. Saygı değer Cumhurbaşkanımızı karşıladık orada. Sabaha kadar beraber olduk onunla. Artık bir milat yaşıyor Türkiye’miz, artık bu ülkede cuntacılara geçit yok. Çünkü burada AK partilisi, CHP’lisi, MHP’lisi herkes hep beraberiz. Buradan tüm kardeşlerimize minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz. Cuntacılara derslerini verene kadar, bu meydanlarda kalacağız. Sizler sayesinde artık Türk Demokrasisi Dünyanın en büyük demokrasilerin biri oldu. Çünkü cuntacılara karşı Türk Milleti şahlanmaya kalktı. Bizde inşallah Kahramanmaraş olarak birlik ve beraberlik içerisinde olacağız. Milleti bir birine düşürmeye çalışanlara fırsat vermeyeceğiz. İnşallah biz omuz omuza durduğumuz zaman bunların kökünü kazıyacağız.
AK Parti İl Başkanı Av. Ahmet Özdemir
Siz ve biz 15 Temmuzu yaşadık. 15 Temmuzu planlayanlar 30 yıl önce bu plana başlamışlar. Birkaç ay önce Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı FETÖ ile ilgili bir iddianame yayınladı. O iddianamede bu darbe planlarının aslında 30 yıl önce kurulmaya başlandığını yazıyordu. 24 yıl önce alçak terör örgütünün lideri “insanları kendimize bağlamamız için onların beyinlerini yıkamamız gerekir'' diyordu. Hep şifrelerle, talimatlarla insanımızı kendine bağlamış. Kendilerine göre her türlü hazırlıkları vardı. Planı uygulayacaklardı ve netice alacaklardı. Ama ne oldu? Bu planları tutmadı. Çünkü onlar bizi bilmiyorlardı. Onlar Kahramanmaraş’ı bilmiyorlardı. Onlar Türkiye’yi bilmiyorlardı. Bu milletin değerlerine nasıl sahip çıkacağını onlar bilmiyorlardı. Ama biz ne yaptık? Saadet Partisi İl Başkanımız geldi. CHP İl Başkanımız geldi. MHP İl Başkanımız “Biz size sonuna kadar destekçiyiz dedi. Onlar bunu hesap edemediler. Yani onlar derslerine çalışmamışlardı. Çünkü onların öğretileri bu milletin toprağında sulanmamıştı. 15 Temmuzu bu milletin kahraman iradesi durdurdu. Ama bu 15 Temmuz bize bir şeyi daha öğretti. Bundan sonra artık biz daha omuz omuzayız. Biz arkadaştık, dosttuk ama bundan sonra kardeşiz. Darbeden netice alamadıkları için bu defa sokak eylemlerinin yapılmasını teşvik ediyorlarmış. “AK Parti etnik köken ayrımcılığı yapıyor'' diye milleti millete kırdırmaya çalışacaklar. Şimdi böyle oyunlara başlamışlar. Ama yine bizi anlamamışlar, yine bizi tanımamışlar.
Siz ve biz 15 Temmuzu yaşadık. 15 Temmuzu planlayanlar 30 yıl önce bu plana başlamışlar. Birkaç ay önce Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı FETÖ ile ilgili bir iddianame yayınladı. O iddianamede bu darbe planlarının aslında 30 yıl önce kurulmaya başlandığını yazıyordu. 24 yıl önce alçak terör örgütünün lideri “insanları kendimize bağlamamız için onların beyinlerini yıkamamız gerekir'' diyordu. Hep şifrelerle, talimatlarla insanımızı kendine bağlamış. Kendilerine göre her türlü hazırlıkları vardı. Planı uygulayacaklardı ve netice alacaklardı. Ama ne oldu? Bu planları tutmadı. Çünkü onlar bizi bilmiyorlardı. Onlar Kahramanmaraş’ı bilmiyorlardı. Onlar Türkiye’yi bilmiyorlardı. Bu milletin değerlerine nasıl sahip çıkacağını onlar bilmiyorlardı. Ama biz ne yaptık? Saadet Partisi İl Başkanımız geldi. CHP İl Başkanımız geldi. MHP İl Başkanımız “Biz size sonuna kadar destekçiyiz dedi. Onlar bunu hesap edemediler. Yani onlar derslerine çalışmamışlardı. Çünkü onların öğretileri bu milletin toprağında sulanmamıştı. 15 Temmuzu bu milletin kahraman iradesi durdurdu. Ama bu 15 Temmuz bize bir şeyi daha öğretti. Bundan sonra artık biz daha omuz omuzayız. Biz arkadaştık, dosttuk ama bundan sonra kardeşiz. Darbeden netice alamadıkları için bu defa sokak eylemlerinin yapılmasını teşvik ediyorlarmış. “AK Parti etnik köken ayrımcılığı yapıyor'' diye milleti millete kırdırmaya çalışacaklar. Şimdi böyle oyunlara başlamışlar. Ama yine bizi anlamamışlar, yine bizi tanımamışlar.
AK Parti Merkez Disiplin Kurulu Üyesi Metin Doğan
Şairin yaklaşık 100 yıl önce söylediği, ''Arkadaş yurdumu alçaklara uğratma sakın. Siper et gövdeni dursun bu hayâsızca akın’ sözleri gibi bu kutlu dizine 15 Temmuz akşamı bir kez daha gerçekleşti. Bu Millet dışarıdan destekli hain FETÖ terör örgütünün halkın vergileriyle alınan tanklarına, uçaklarına karşı onlardan yağdırılan alçak bombalara karşı göğsünü siper ederek bir hayasızca akını durdurdu. 100 yıl sonra bu topraklardan bu aziz Millet ne mutlu şanlı bir tarihi bir kez daha yazmış oldu. Milletimizi kutluyoruz, Milletimize şükran borçluyuz, Milletimize burdan bir kez daha teşekkür ediyoruz. Hey Fetullah alçağı sen bu darbe planlarını uşağı olduğunda o küresel güç ortaklarıyla kurarken bu Milletin birlik ve beraberliğini düşünmedin, bu Milletin Alevisiyle, Sünni’siyle, Türküyle, Kürdüyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle, AK partilisiyle, CHP’lisiyle, Ülkücüsüyle, Saadet partilisiyle ve bütün renkleriyle meydanlara ineceğini Demokrasi için, Milli irade için, şerefi, namusu ve onuru için tankların o namlularına karşı, uçaklardan atılan bombalara karşı, direneceğini düşünmedin. Fakat çok büyük hata ettin ve senin de sonun geldi. İnşallah seni o Amerika’dan saklandığın yerinden çıkartacağız ve adil Türk adaleti önünde, Türk yargısı önünde hesap vereceksin. Aziz Milletim bundan sonra da hala bu alçak Fetullah’ın peşinden gidenlere alçak Fetullah’ın uyuşturduğu haşhaşiler olarak devam edenlere yüz vermeyin. Artık buradan şunu söylüyoruz. Bu toprağı da haramdır, suyu da haramdır, havası da haramdır. Bunlara artık Allah’ın selamını vermek bile caiz değildir. Bunlar ya bu hainliklerini, alçaklıklarını, şerefsizliklerini bırakacaklar, yâda anavatanları olan Pensilvanya’ya defolup gideceklerdir. Biz her türlü provakasyonlara dikkat ederek, her türlü ayrıştırıcı fikirleri öteleyerek, iterek, ret ederek birlik ve bütünlük içerisinde yarınların Türkiye’sini oluşturmak için, Demokrasi için, Milli idare için meydanları doldurmaya devam edeceğiz. 15 Temmuz’dan bugüne kadar sürdürülen Demokratik eylemlerimizi sürdüreceğiz. Tehlike geçene kadar ve bu alçakları adeta jiletle temizleyene kadar eylemlerimize devam edeceğiz. Bugünde Demokrasi nöbetine sabah namazına kadar devam edeceğiz. Bu kutlu minarenin altında devam edeceğiz. Bu kutlu caminin şanlı bir geçmişi var, o mimberden Rıdvan hoca bu memlekette düşman bayrağı asılı olduğu sürece cuma namazı kılmak haramdır diyordu. Bu FETÖ’cü terör örgütüne darbeci demek bile itibardır, bunlar işgalci ve bu ülkeyi işgal edip imkânlarını yabancı ülkelere, hainlere peşkeş çekmek için girişimde bulundular. Bu işgal tehlikesi geçene kadar meydanları doldurmak boynumuza farz olmuştur. Sonuna kadar Milli idareye, Demokrasiye sahip çıkacağız.
Şairin yaklaşık 100 yıl önce söylediği, ''Arkadaş yurdumu alçaklara uğratma sakın. Siper et gövdeni dursun bu hayâsızca akın’ sözleri gibi bu kutlu dizine 15 Temmuz akşamı bir kez daha gerçekleşti. Bu Millet dışarıdan destekli hain FETÖ terör örgütünün halkın vergileriyle alınan tanklarına, uçaklarına karşı onlardan yağdırılan alçak bombalara karşı göğsünü siper ederek bir hayasızca akını durdurdu. 100 yıl sonra bu topraklardan bu aziz Millet ne mutlu şanlı bir tarihi bir kez daha yazmış oldu. Milletimizi kutluyoruz, Milletimize şükran borçluyuz, Milletimize burdan bir kez daha teşekkür ediyoruz. Hey Fetullah alçağı sen bu darbe planlarını uşağı olduğunda o küresel güç ortaklarıyla kurarken bu Milletin birlik ve beraberliğini düşünmedin, bu Milletin Alevisiyle, Sünni’siyle, Türküyle, Kürdüyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle, AK partilisiyle, CHP’lisiyle, Ülkücüsüyle, Saadet partilisiyle ve bütün renkleriyle meydanlara ineceğini Demokrasi için, Milli irade için, şerefi, namusu ve onuru için tankların o namlularına karşı, uçaklardan atılan bombalara karşı, direneceğini düşünmedin. Fakat çok büyük hata ettin ve senin de sonun geldi. İnşallah seni o Amerika’dan saklandığın yerinden çıkartacağız ve adil Türk adaleti önünde, Türk yargısı önünde hesap vereceksin. Aziz Milletim bundan sonra da hala bu alçak Fetullah’ın peşinden gidenlere alçak Fetullah’ın uyuşturduğu haşhaşiler olarak devam edenlere yüz vermeyin. Artık buradan şunu söylüyoruz. Bu toprağı da haramdır, suyu da haramdır, havası da haramdır. Bunlara artık Allah’ın selamını vermek bile caiz değildir. Bunlar ya bu hainliklerini, alçaklıklarını, şerefsizliklerini bırakacaklar, yâda anavatanları olan Pensilvanya’ya defolup gideceklerdir. Biz her türlü provakasyonlara dikkat ederek, her türlü ayrıştırıcı fikirleri öteleyerek, iterek, ret ederek birlik ve bütünlük içerisinde yarınların Türkiye’sini oluşturmak için, Demokrasi için, Milli idare için meydanları doldurmaya devam edeceğiz. 15 Temmuz’dan bugüne kadar sürdürülen Demokratik eylemlerimizi sürdüreceğiz. Tehlike geçene kadar ve bu alçakları adeta jiletle temizleyene kadar eylemlerimize devam edeceğiz. Bugünde Demokrasi nöbetine sabah namazına kadar devam edeceğiz. Bu kutlu minarenin altında devam edeceğiz. Bu kutlu caminin şanlı bir geçmişi var, o mimberden Rıdvan hoca bu memlekette düşman bayrağı asılı olduğu sürece cuma namazı kılmak haramdır diyordu. Bu FETÖ’cü terör örgütüne darbeci demek bile itibardır, bunlar işgalci ve bu ülkeyi işgal edip imkânlarını yabancı ülkelere, hainlere peşkeş çekmek için girişimde bulundular. Bu işgal tehlikesi geçene kadar meydanları doldurmak boynumuza farz olmuştur. Sonuna kadar Milli idareye, Demokrasiye sahip çıkacağız.
Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Esat Şengül
15 Temmuz akşamı TSK içine yerleşmiş üzerinde taşıdığı üniformayı kirleten bir grup çete TBMM başta olmak üzere hükümeti ve seçilmiş meşru kurumlara karşı darbe girişiminde bulunmuşlardır. Bu teşebbüsleri neticesinde 208 yurttaşımız şehit olmuş, binlerce vatandaşımız yaralanmıştır. Bu alçak darbe karşısında şehit olan asker, polis ve sivil vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet kederli ailelerine başsağlığı diliyorum. Yaralılarda acil şifalar temenni ediyorum. Dünden itibaren yurdun her köşesinde ebediyete uğurladığımız yurttaşlarımızı demokrasi şehitleri olarak anmak istiyorum. Bugün bütün siyasi ve ideolojik ayrılıklarımızı bir tarafa bırakarak ne kadar büyük bir millet olduğumuzu ülkemize sahip çıkarak tüm dünyaya gösterdiğimiz gün olmuştur. Aynı duyarlılıkla aynı uzlaşma kültürü ile ortak akıl yürüterek ulusumuzu muhasır medeniyetler seviyesine ulaştırmak hepimizin sorumluluğundadır. Böylesine alçakça girişilen darbeye karşı suskun kalmak demokrasimize ve ulusumuza ihanet sayarız. Bu nedenle tarihi sorumluluğumuz gereğince alçakça tertiplenmiş darbenin karşısında meşru parlamento ve kurumlarımızın yanında olduğumuzu ifade etmek isterim. Sevgili hemşerilerim Cumhurbaşkanımızın da uyarısıyla bu daha bitmedi. Çeşitli provokasyonlara olabilir. Bu anlamda birlikteliğimizi beraberliğimizi her zamankinden daha fazla muhafaza etmeye ihtiyacımız var.
15 Temmuz akşamı TSK içine yerleşmiş üzerinde taşıdığı üniformayı kirleten bir grup çete TBMM başta olmak üzere hükümeti ve seçilmiş meşru kurumlara karşı darbe girişiminde bulunmuşlardır. Bu teşebbüsleri neticesinde 208 yurttaşımız şehit olmuş, binlerce vatandaşımız yaralanmıştır. Bu alçak darbe karşısında şehit olan asker, polis ve sivil vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet kederli ailelerine başsağlığı diliyorum. Yaralılarda acil şifalar temenni ediyorum. Dünden itibaren yurdun her köşesinde ebediyete uğurladığımız yurttaşlarımızı demokrasi şehitleri olarak anmak istiyorum. Bugün bütün siyasi ve ideolojik ayrılıklarımızı bir tarafa bırakarak ne kadar büyük bir millet olduğumuzu ülkemize sahip çıkarak tüm dünyaya gösterdiğimiz gün olmuştur. Aynı duyarlılıkla aynı uzlaşma kültürü ile ortak akıl yürüterek ulusumuzu muhasır medeniyetler seviyesine ulaştırmak hepimizin sorumluluğundadır. Böylesine alçakça girişilen darbeye karşı suskun kalmak demokrasimize ve ulusumuza ihanet sayarız. Bu nedenle tarihi sorumluluğumuz gereğince alçakça tertiplenmiş darbenin karşısında meşru parlamento ve kurumlarımızın yanında olduğumuzu ifade etmek isterim. Sevgili hemşerilerim Cumhurbaşkanımızın da uyarısıyla bu daha bitmedi. Çeşitli provokasyonlara olabilir. Bu anlamda birlikteliğimizi beraberliğimizi her zamankinden daha fazla muhafaza etmeye ihtiyacımız var.
Saadet Partisi İl Başkanı Mustafa Tüten
Biz bu düşmanı biliriz, ezelden beri hile peşindedir. Halkımızın sevdiği bir Başkanımızı hile ile asmışlar. Halkımızın sevdiği Cumhurbaşkanını bir hile ile zehirlediler. Milletin göz bebeği olan iktidarını bir hile ile uzaklaştırmışlar. Biz bu düşmanı tanırız. Başta Cumhurbaşkanıma, Başbakanımıza, Milletvekillerimize, Emniyet Mensuplarımıza, bu çirkin olay6a meyil etmemiş askerlerimize 7’den 70’e basın mensuplarımıza, hanımefendilere, sevgili gençlere saygılar sunuyorum. Ey Aziz Millet, siz bu Kahramanmaraş’ı kahraman yaptığınız gibi, düşmanın bütün hilelerini de bu ülkeden bu topraklardan atmaya gücümüz yeter. Allah’a hamt olsun, bütün oyun bozulmuştur. Bütün hileler dışarı çıkmıştır. Başta Cumhurbaşkanım ve Başbakanıma sesleniyorum; bu ülkeyi bu hainlerden temizleyin. O geceyi hep beraber birlikte yaşadık. O gece ustaca bir oyun yaptılar. Ben Saadet Partisi İl Başkanı olarak bütün teşkilatımla bugün Valimizin, İl Başkanımızın, Belediye Başkanlarımızın emrindeyiz. İsterseniz gece sabaha kadar nöbetteyiz. Bu ülke bizim. (HABER: EMRE AKKIŞ)
Biz bu düşmanı biliriz, ezelden beri hile peşindedir. Halkımızın sevdiği bir Başkanımızı hile ile asmışlar. Halkımızın sevdiği Cumhurbaşkanını bir hile ile zehirlediler. Milletin göz bebeği olan iktidarını bir hile ile uzaklaştırmışlar. Biz bu düşmanı tanırız. Başta Cumhurbaşkanıma, Başbakanımıza, Milletvekillerimize, Emniyet Mensuplarımıza, bu çirkin olay6a meyil etmemiş askerlerimize 7’den 70’e basın mensuplarımıza, hanımefendilere, sevgili gençlere saygılar sunuyorum. Ey Aziz Millet, siz bu Kahramanmaraş’ı kahraman yaptığınız gibi, düşmanın bütün hilelerini de bu ülkeden bu topraklardan atmaya gücümüz yeter. Allah’a hamt olsun, bütün oyun bozulmuştur. Bütün hileler dışarı çıkmıştır. Başta Cumhurbaşkanım ve Başbakanıma sesleniyorum; bu ülkeyi bu hainlerden temizleyin. O geceyi hep beraber birlikte yaşadık. O gece ustaca bir oyun yaptılar. Ben Saadet Partisi İl Başkanı olarak bütün teşkilatımla bugün Valimizin, İl Başkanımızın, Belediye Başkanlarımızın emrindeyiz. İsterseniz gece sabaha kadar nöbetteyiz. Bu ülke bizim. (HABER: EMRE AKKIŞ)