Kahramanmaraşlı Avukat Ahmet Babaoğlu, Mevcut Türk Ceza Kanunu’nun darbe girişimine kalkışanlar için yeterli olduğunu belirterek, idam cezasının getirilmesinin darbecilere karşı uygulanamayacağını söyledi.
15 Temmuz’da Türk Silahlı Kuvvetleri’nin içerisine sızmış bir grup FETÖ mensubu tarafından kalkışılan darbe girişiminin failleri hakkında cezalarının ne olacağı, idam cezasının gelip, gelmeyeceği gündemden düşmezken Kahramanmaraş’ta uzun yıllardır avukat olan Ahmet Babaoğlu, konuyla ilgili gazetemize değerlendirmelerde bulundu. Darbe sanıkları hakkında gerekli ve yeterli cezaların mevcut anayasamızın Türk Ceza Kanunu’nda olduğunu söyleyen Babaoğlu, idam cezası hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Anayasal düzenimizde sanığın aleyhinde olacak herhangi bir değişikliğin geriye yürütülemeyeceğini ifade eden Babaoğlu, idam cezası gelmiş olsa bile bu cezanın kanun gereği geriye dönük soruşturma kapsamında yürütülemeyeceğini ve dolayısıyla idam cezasının 15 Temmuz failleri için geçerli olmayacağını vurguladı.
''ÇOK UZUN YILLARA DAYANAN DARBE TARİHİ VAR’
Dünya tarihinde yapılan bu darbenin yeni bir şey olmadığını ifade eden Babaoğlu, Çok uzun yıllara dayanan bir darbe tarihinin olduğunu söyledi. Babaoğlu, “Osmanlı’da darbeye 4 kez kalkışılmıştır. 4 padişah bu nedenle canını kaybetmiştir. Siyasi tarihimizde darbe örnekleri oldukça çok. Ama vatandaşlarımız darbe ile ihtilali birbirine karıştırıyor. Darbe örgütlü ve silahlı herhangi bir grup tarafından seçilmiş meşru yönetimin ortadan kaldırılması suretiyle iktidara el koymak demektir. İhtilal ise sokağın kalkışması suretiyle bir takım taleplerini ortaya koymasıdır. İhtilalin tam örneği Fransız İhtilalidir'' şeklinde konuştu.
''FETÖ’NÜN AMACI DİNİ SİYASALLAŞTIRMAK’
Türkiye’nin ve Osmanlı’nın bir dini devlet anlayışı olmadığını söyleyen Babaoğlu, FETÖ’nün amacının dini siyasallaştırmak olduğunu belirtti. Babaoğlu, “Çok uzun bir zamandır içimizde olan ve bizim Fetih örgütlenme dediğimiz yani Fethullah Gülen politikası doğrultusunda bir örgütlenmeydi. Bunun ise ilk büyük tartışmalı şeklini emniyette gördük. FETÖ hareketi İslam anlayışı içerisinde bir dini cemaat anlayışıdır. Ama bu son olayda gördük ki dini anlayış, siyasal bir anlayış haline gelmiş. Bunların amacı dini siyasallaştırmakmış. Oysaki Türkiye Cumhuriyeti ve hatta Osmanlı Devleti asla bir dini devlet değildir. Ama gördük ki Fethullah Gülen dini siyasete alet etmek için çabalıyor. Ama bu hareket başladığından bu yana destek, yardım ve koruma gördü. Zeki ve beyefendi vatan evlatlarının bunların eline düşmesine izin verildi. Ekmeğini bulmak için çalışanlar, iş sahibi olmak için çabalayanlara referans olarak Fethullah Gülen oluyordu. Şimdi hiç aklına gelmeyen insanların dosyasında Fethullahçı referansı vardır. Hiçbir vatandaşımızın tahmin etmediği kadar Türk Silahlı Kuvvetleri’nde hem de komuta kademesinde örgütlenmiş olarak gözüküyorlar. Devlete, vatandaşa silah çekildi. Hak ve özgürlüklerimiz kaldırılmasına yönelik bir şey planlandı. Bu Türkiye Cumhuriyetine karşı yapılmış bir darbedir'' ifadelerini kullandı.
''DEMOKRATİK, SAVUNMA HAKLARININ OLDUĞU BİR YARGILANMA OLMALI’
Hiçbir devletin itiraz etmeyeceği hukuka bağlı, demokratik, savunma haklarının olduğu bir yargılanmanın olması gerektiğini söyleyen Babaoğlu, böylece haklı iken haksız duruma düşmeyeceğimizi kaydetti. Babaoğlu, “Bugün hukuki araştırmalar yapılıyor, gözaltına alınıyor. Burada yapacağımız şey doğru düzgün hiçbir devletin itiraz etmeyeceği hukuka bağlı, demokratik, savunma haklarının olduğu bir yargılanma olmalı ki haklı olduğumuz bir davada haksız duruma düşmeyelim. Mevcut ceza yasamızın 301 ve devamı maddelerinde devlete karşı kuş uçursan dahi cezası vardır. Bunlar ise en ağır şekilde ağırlaştırılmış hapis cezası dediğimiz hücreye kadar indirilmiş ve ömrünün sonuna kadar yatabileceği bir ceza tertip edilmiştir. Bu maddelerde her türlü yeterli cezalar vardır. Bu işe karışanların hepsi tek tek yargılanacaklar ama bu darbeyi yönetenler ise en ağırlaştırılmış şeklinde hapis yatacaklar. İdam cezası gelse de bu darbeciler için uygulanamaz. Çünkü ceza hukukunda aleyhe olan sanığı zarara uğratacak, durumunu daha çok kötü hale getirecek hükümler uygulanmaz, geriye yürümez. 15 Temmuz 2016’da ki yasalar ne ise onlar uygulanır'' dedi.
HABER: EMRE AKKIŞ