Ergenlik döneminde, değişimlerin oldukça fazla olduğu bir dönem olduğunu belirten Çocuk ve Genç Psikiyatri Uzmanı Hayati Sınır, ailelerin çocuklarda ergenlik dönemine dikkat etmesi gerektiğini söyledi.
Çocuklara örnek davranışlar sergilenmesi, doğru bir yönlendirmede bulunması için çocukların psikolojisi açısından büyük önem taşıyan, Çocuk ve Genç Psikiyatri Kliniği Kahramanmaraş’ta açıldı. Kahramanmaraş’ta ilk olma özelliği taşıyan klinik Uzmanı Hayati Sınır ile ebeveynler çocuk psikolojisinde kolaylık sağlayacak.Kliniğin faaliyetleri hakkında gazetemize özel açıklamalarda bulunan Hayati Sınır, çocuk ve gençlerin her alanla ilgili konularında yardımcı olduklarını söyledi. Sınır, “Kahramanmaraş’ta bu alanla ilgili ciddi bir açıklık vardı. Kahramanmaraş, Gaziantep, Osmaniye ve Adana’da çocuk ve genç psikiyatrisi aktif olarak böyle çalışan mevcut değildi. Bizde bu açığı kapatmak ve Kahramanmaraş halkına daha iyi hizmet edebilmek için burayı kurduk'' dedi.
''ETKİN VE YETKİN ŞEKİLDE AİLELERE YARDIMCI OLUYORUZ’
Erişkinlerde hangi psikiyatri hastalıklar varsa çocuklarda ve gençlerde de bu tür hastalıkların bulunacağını söyleyen Sınır, erken tedavi edildiği sürece olumlu sonuçlar alınacağını vurguladı. Sınır, “Çocukluk çağ da şizofreni, depresyonu, kaygı bozuklukları, sosyal fobi, obsesif kompulsif bozukluğu gibi erişkinler de de hastalıklar çocuklar da da aynı oranlarda ve sıklıkta görülebilmektedir. Bunun yanı sıra sadece çocuklara özgü hastalıklar var. Bunlar, otizm, dikkat eksikliği, okul reddi, ergenlik dönemi sorunları, anne baba tutumları ile sorunlar, karşı olma karşı gelme, davranım bozukluğu, okuldan kaçma, arkadaş ilişkilerinde sorun yaşama, sınav stresi, uyku bozuklukları, konuşma gecikmesi gibi sayabileceğim bir sürü hastalıklar ilgilenen bir bölüm. Tedavi şekilleri öncelikle psikolojik gelişiminin basamaklarını değerlendiriyoruz. Bu çocuğun psikolojik gelişimini normal sınırlarda mı seyrediyor, yoksa bir aksaklık var mı bu konular da da danışmanlık veriyoruz. Yine ailelerin zorlandığı çocuklara ders çalıştıramıyoruz ne yapmamız gerekiyor. Bu konular da da bizim bölümümüz etkin ve yetkin bir şekilde ailelere yardımcı olabiliyor. Sadece hasta olması veya bir bozukluk olması gerekmiyor. Anne baba buraya geldiği zaman çocuğun psikolojisinden tutun, gelişim basamaklarına kadar her türlü konularda yardımcı olabiliyoruz'' şeklinde konuştu.
''ERGENLİK DÖNEMİ ÖNEMLİ BİR SORUN’
Ergenlik döneminin önemli bir sorun olduğunun altını çizen Sınır, gençlerin 12 yaşına kadar gelen bütün ruhsal gelişim basamaklarının tekrar restore edildiği bir dönem olduğunu söyledi. Sınır, kişinin benliğinin ortaya çıkardığı dönemin olduğunu ifade ederek şunları kaydetti: “Ergenlik döneminde 18 yaşına kadar görebiliyoruz. Ama 25 yaşına kadar sürebiliyor. Ergenlik döneminde kişilik kayması dediğimiz dönemler var. Kişi 19,20 yaşında ama ergenlik dönemi özellikleri gösteriyor. Çünkü ergenlik dönemini biz erken, orta ve geç ergenlik diye 3’e ayırıyoruz. Geç ergenlik 25 yaşına kadar sürüyor. Bu anlamda tabi ki bir süreğen bir yapı ve o yaşa kadar yardımcı olunabiliyor. Onun dışında bebek ve ruh sağlığı ile ilgili konularda yardımcı olabiliyoruz. Ergen bebeklik döneminde hiç uyumuyor, yemek yemiyor gibi konularda bizim bölümümüz ilgileniyor. 0 aylıktan 18 yaş hatta ilerisine kadarda bizim ilgi alanımızda. Hatta bunlar ayrı bir bölüm olarak da bizim kliniğimizde yer ediniyor. Bebeklik çağı yeme kısımları çok önemli bir kısım. “
''TOPLUM OLARAK GELENEKSEL AİLE DÜZEYİNDEN UZAKLAŞTIK’
Geçmiş yıllarda ailelerin iç içe olmasından dolayı anne ve babalığın daha kolay olduğunu söyleyen Sınır, şunları kaydetti: “Eskiden anne babalık daha kolaydı. Niye kolaydı çünkü geniş ailelerde yaşıyorduk. Anne ve babamız bizler anne baba olduğumuz zaman onlara bakıyorduk. Onlar bize destek oluyorlardı. Geleneksel bir aile yapısı içerisinde anne ve babalığı bize öğretiyorlardı. O ilk anne baba olduğu dönemdeki sıkıntıları, nasıl davranmamız gerektiğini yaşadığımız zorlukları kendi anne babamız bir nebze öğrenerek daha az yanlış yapabiliyorduk. Ama şimdi dönem bireyselliğin önde olduğu bir toplumuz artık aileler yalnız genç anne babalar çok fazla, onların aile destekleri çok az. Kendi anne babaları yanlarında çok olmuyor. Çoğu metropol kesimlerde ebeveynler ise kırsal kesimlerde yaşıyorlar. Aynı şehirde yaşasalar bile eski geniş aileden çekirdek aileye doğru dönüştük. Bu geleneksel süre içerisinde de bu anne babalarımızdan biraz uzaklaştık. Daha çok internetten öğrendiği bilgiler veya arkadaşlardan öğrendiği bilgilerle anne ve babalık yapmaya başladı insanlar. Burada da çok ciddi sorunlar ortaya çıkıyor. Anne ve baba tutumları, yetiştirme stilleri konusunda.''
''ÇOCUKLARIN GELİŞİM ARALARINDA UZMANLARA DANIŞIN’
Genellikle ebeveynlerin çalıştıklarını ve buna bağlı olarak popüler yetiştirme stilleri oluştuğunu dile getiren Sınır, ebeveynler çocukların her istediğini yerine getirdiklerinden dolayı kontrolsüz tutum sergilediklerini kaydetti. Sınır, “Ben mahrum kaldım onlar mahrum kalmasın çocuğun her istediğini yapma şeklinde aşırı serbest aşırı kontrolsüz bir tutum sergiliyorlar. Veya tam tersi aşırı kontrolcü bir tutum sergiliyorlar. Çocuk belirli bir yaşa geldiğinde artık kendi yetilerinin farkına varmadan hep anne ve baba kontrolünde devam eden hala bir yetişkin oluyor. Nerde ne yapması gerektiğini anne ve baba olmadan yapamıyor. Bir yönüyle de tamamen her şeye kontrolsüz bir şekilde erişebiliyor. Bizim türk toplumu olarak geleneksel bir yapımız korunabilseydi genel anlamda iyi bir stilimiz vardı. Ama bundan çok çok uzaklaştık. Destekten uzak olan aileler Çocuğun gelişim basamaklarını nasıl davranacağı ile ilgili uzmanıyla danışmaları çok iyi olur. Çünkü çocuk şu şekilde davran diyebileceğimiz bir şey değil. Sürekli değişen bir durum. 0-1 yaşla 2-3 yaş arası çok farklı. 3 ile 6, 6 ile 12, 12 ile 18 dönemi çok farklı dolasıyla süper bir esnekliği olan ve her döneme göre farklılığı oluşabilecek bir aile yaklaşımı olması gerekiyor. Kişi bazında bu değerlendirilebilir. Daha ayrıntılı bir şekilde kişi kaynağından daha ayrıntılı bir şekilde profesyonel yardım almaları gerekir'' dedi.
Haber: Meliha Şeyda Akçakale
