Kahramanmaraş Direksiyon Eğitimcileri Derneği (KARDED) ve Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi iş birliği içerisinde “Trafik Adabı'' konulu seminer düzenlendi. Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezinde düzenlenen seminerde Kahramanmaraş’ta görev yapan direksiyon eğitimcilerine yeni düzenlemeler anlatıldı. Seminere, Direksiyon Eğitmenleri ve Çalışanları Federasyonu (DEÇAF) Federasyon Başkanı Osman Behiç Sipahioğlu, Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürü Arif Gürbüz, KARDED Başkanı Murat Yılmaz, Fahri Trafik Müfettişi Halil İbrahim Delice, Şoförler Odası Başkan Yardımcısı Mehmet Demirel konuşmacı olarak katıldı.
''KAZALARIN YÜZDE 95’İ İNSAN KAYNAKLI’
Seminerde trafik adabıyla ilgili önemli konulara değinen Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürü Arif Gürbüz, terörden sonra gelen en önemli sorunun trafik olduğunu kaydetti. Gürbüz, “Trafik kazalarında ülkemizin insan kaynakları ve maddi kaynakları heba olmaktadır. Bunların önlenmesi için Direksiyoncular Dernek Başkanlığı ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı önderliğinde burada bir seminer düzenleniyor. Halkımızı buraya davet edilmiş. Bizde bu konuda ülkemizin milli, insan ve maddi kaynaklarının heba olmaması için halkımızı bilgilendirme ve bilinçlendirmeye çalışıyoruz. Çünkü kazaların yüzde 95’i insanlardan kaynaklanıyor. Buda trafikte saygı ve hoşgörünün yetersiz olmasından kaynaklanıyor. Burada bir nebze olsun bizde öğrenmeye yönelik birşeyleri paylaşabilirsek ne mutlu bize. Kahramanmaraş’taki insanlar olsun, ülkemizde ki insanlar olsun gerçekten değerli insanlar. Kültürüne, örf ve âdetine bağlı insanlar. Biz bu insanların heba olmasını yuvalarına ateş düşmesini istemiyoruz'' şeklinde konuştu.
''MİLLETİMİZE KATMA DEĞER KAZANDIRMIŞ OLACAĞIZ’
Bu semineri düzenlenmesinin sebebi trafik adabının karşıtı olan kurallara uymak için olduğunu ifade eden KARDED Başkanı Murat Yılmaz, kuralların olduğu yerde disiplin, başarı ve huzur olduğunun altını çizdi. Yılmaz, “Trafikte kurallara uyan yada uymayan sürücü modeli vardır. Biz direksiyon eğitmenleri olarak yaptığımız işi toplumumuza ve milletimize çok ciddi artıları olduğuna inanıyoruz. Mesela bilinçli sürücü, eğitimli sürücü yetiştirmek ve en önemlisi de sayılı sürücüler yetiştirmek olacaktır. Bunların sonucunda kazasız sürüşler veya kaza oranları düşecektir. Milletimize katma değer kazandırmış olacağız. Bunların hepsinin uygulanması yasalar çerçevesinde olması gerektiğine inanıyorum. Kurallara uymamanın ekonomiye zararları, trafik kaza sigortaları, döviz kaybı, zaman kaybı bununla beraber iş gücü kaybı ekonomimize yük getirisinde bulunmaktadır. Bunca söylemlerimizle beraber kazasız ve belasız akan trafikte buluşmak dileğiyle KARDED olarak size teşekkür ediyorum'' dedi.
''TEMEL UNSUR EĞİTİM’
Temel unsurun eğitim olduğunu dile getiren Fahri Trafik Müfettişi Halil İbrahim Delice ise, Eğitim düşünüldüğünde bir ülkenin geleceği herkes tarafından bilinmesi gerektiğini vurguladı. Delice, konuşmasında şunları kaydetti: “Temel değerlerimiz dediğimiz trafikte, trafik içerisinde ders olarak da bilinen sorumluluk, yardımlaşma, tahammül, saygı, fedakârlık ve sabır temel büyük başlıklardır. Bu büyük başlıklar altında çok detaya inmeden tarihi unsurlar toplum içerisinde insanca yaşamanın temel özellikleri olan birkaç cümleyle değinmek istiyorum. Sorumluluk kişinin kendi davranışlara veya yetki alanlarına giren herhangi bir olayın sonuçlarını üstlenmesidir. Bu sorumluluğu trafikte düşündüğümüzde karşısında bulunan sürücü, yaya, yaşlı, çocuk karşıdaki kişiyle ortaya çıkan herhangi bir olayda olayın iyiye bağlanması açısından kendisine düşen görevleri yapabilmesi kendisinden kaynaklanacak olan olumsuz sonuçları önlemesi kişinin temel sorumluluğudur. Bu söyleyeceğim başlıklarının hepsinin temel felsefesi birikimden geçer.''
''TOPLUMLAŞMADA TEMEL FELSEFE YARDIMLAŞMAYA DAYALIDIR’
Son olarak yapılması gereken değerlerden bahseden Delice, yardımlaşma, hoşgörü ve tahammül konularına değindi. Delice, “Yardımlaşma, karşılıklı yardımlaşma anlamını taşımaktadır. Bir başkasının yaşamasına yardım etmeyen kendisini yaşıyormuş gibi toplum içerisinde kendisine pay çıkarmasıdır. Yaşamak tek kişilik değildir. Toplumun bir arada yaşama ihtiyacı ihtiyaçları karşılama amaçlı bir araya gelmesi zaten okul denilen kurumları ortaya çıkarmıştır. Yoksa insanlar çocuğu kreşe, okula, dershaneye gidecek bunların tüm ihtiyaçları bir anne ve baba yada yetişen çocuğun kendisini karşılaması mümkün değil. O zaman toplumlaşmada temel felsefe yardımlaşmaya dayalıdır. Trafikte de aynen böyledir. Sadece benim arabam çalışıyor karşıdaki ne yaparsa yapsın zihniyeti yardımlaşmanın bitmesi anlamındadır. Biz ona bugün yardım ederiz ama karşıdakinin de bir gün bize yardım edeceğini düşünmemiz lazım. Birbirimize böyle şekilde yaklaşırsak sonuca gideriz. Sadece gönül güzelliğiyle düşüneceksiniz. Trafikte yardımlaşmak bir başkasına diğer sürücülerin yayaya, çocuklara da rahatlık sağlayacağı ve trafik akışını rahatlatacağı uygulanmalıdır. Yardımlaşmayı bu anlamda düşünürsek daha güzel sonuçlara gider. Hoşgörü kişinin kendisinden farklı davranışları olan insanları hoşgörmesidir. Herkes bizim gibi düşünme mecburiyetinde değil.Bu eğitimde de temel felsefedir. Herkesin bizim gibi düşünmesini istememiz kişisel hoş görüşümüzün olmadığını insanlara saygılı olmadığımızı gösterir. Onun için trafikte en çok ihtiyaç duyulan unsur hoşgörü ve tahammüldür. Tahammüle gelirsek trafikte fazla ihtiyaç duyduğumuzdan dolayı kötü ve güç durumların olayların olması durumunda karşı koyabilme becerisidir. Tahammüldür bu. Yapılan yanlışını hoş gördüğümüzde tahammül ettiğimizde trafikte karışıklığı önlemektir. Trafikte ne fazla ihtiyaç duyduğumuz değer özellikle tahammül ve hoşgörüdür. Buda bizim başka bir toplum olduğumuzda güzelliklere götürecektir. Biri diğeri nezaket ve saygı dediğimiz başkalarına saygılı ve öncelikli davranmadır'' ifadelerini kullandı.
Konuşmalardan sonra katılımcılara plaket ve katılım belgesi verildi.
Haber: Meliha Şeyda Akçakale
