Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, “Darbeci şerefsizleri izzetsiz bir şekilde bir elbise dolabında yakalandı. Türkiye’nin devlet mekanizmasındaki anormallikleri gidermek için bir olağanüstü hal kararı alındı'' dedi.
Havayoluyla Kahramanmaraş’a gelen Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, özel bir restoranda basın mensuplarına darbe kalkışması sonrası yaşanan gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Tabanın ibadet, ortasının ticaret, üstünün ihanet içerisinde olan mücadelenin sürdüğünün aldığını çizen Kaynak, “Bizim iktidarımızı, bizim Cumhurbaşkanımızı, bizim hükümetlerimizi diktatörlükle suçlayanların gözleri önünde özgür basın müthiş bir iş yaptı. Bütün hadiseyi milletimizin gözünün önüne getirdi. 17-25 Aralık’tan itibaren Cumhurbaşkanımız bunun tabanın ibadet, ortasının ticaret, üstünün ihanet içerisinde olduğunu hep ifade etmiştir. Öyle bir teşkilat düşünün ki, bir astsubay rütbeli şahıs bir generale talimat veriyor. Bu sapık bir ideolojinin ülkeyi ne hale getireceğinin en açık ispatı oldu. Öyle emirler talimatlar aldılar ki, onların beyinleri kendi inancının gerektirdiği iş gibi yukardan gelen bu saçma emirleri gözlerini kırpmadan uyguladılar'' dedi.
“Haşhaşi olduklarını ispat ettiler''
Darbe kalkışmasını bir gurup asker üniforması giymiş teröristlerce yapıldığını ifade eden Kaynak, “Dünyanın hiçbir yerinde boğaz köprüsüne hava hareketi yapan bir çılgın olamaz. Dünyanın hiçbir yerinde tankını milletin üzerine sürüp ezip geçen, halk üzerimize geliyor denilince yaylım ateşine tutun diyen olamaz. Yaşadığımız dehşet verici hadise aslında lügatimizde olan hiçbir kelime ile ifade edilemez. Eve bu bir alçakça cinayettir. Bu harekette bulunanlar büyük ihanet etmişlerdir. Ama hakikaten haşhaşi olduklarını ispat etmişlerdir. Aklı, mantığı, beyni olan kimse buna kalkışamaz çünkü. Bu tarihteki en çılgın, en vahşi, en hain bir girişim olarak karşımıza durdu. Asker üniforması giymiş bir gurup teröristin işi. Türkiye’nin normalleşmesi için demeyeceğim çünkü Türkiye normal. Türkiye’nin devlet mekanizmasındaki anormallikleri gidermek için bir olağanüstü hal kararı alınması gerektiği ortaya çıktı. Dünyada çok aceleci bir karar olduğu buna gerek olmadığı hükümetin bunu bir fırsat olarak gördüğü gibi çirkin yaklaşımlar var. Bakın ben geriye doğru söyleyeyim dün Münih’te bir alış veriş merkezinde yine bir çılgının silahıyla 9 kişiyi öldürmesi neticesinde Avrupa’nın en büyük devleti olağanüstü hal ilan etti Almanya. Fransa geçen sene yaşadığı terör hadiselerinden dolayı Kasım ayında olağanüstü hal ilan etti, şimdi Temmuz başında olağanüstü halin bir kez daha uzatılması için karar verdi. Ve o ülkelerde yaşanan terör hadisesinin boyutunu bir düşünün. Türkiye aslında 30 yıldan beri terörle etkin mücadele yapıyor. Ama olağanüstü hal tedbiri hükümetimizin aklına bile gelmiyor'' dedi.
“Cumhurbaşkanımızın 3 tane yaveri var, 3 terörist''
Devletin her alanına sızan teröristler hakkında konuşan Kaynak, şunları kaydetti: “Devlet başkanları, Cumhurbaşkanları özel yasalarla korunur. Cumhurbaşkanına suikast girişimi başlı başına müstakil bir suçtur. Herhangi bir adam öldürme suçu değildir. Bu ülkenin Cumhurbaşkanına apaçık öldürme kastıyla bir operasyon yapılıyor. Cumhurbaşkanımızın basireti, feraseti, cesareti, rabbimin esirgemesiyle 15 dakika önce hareket etmselerdi bugün Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olmayabilirdi. Türkiye’de meşru bir hükümet olmayabilirdi. Özel yetiştirilmiş birliklerle kasıt edilecek ve o ülkede olağanüstü hal ilan edilmesi hayretle karşılanacak. Cumhurbaşkanımızın 3 tane yaveri var, 3 terörist. Genelkurmay başkanımızın emir subayı var, özel kalem müdürü var, kendi en yakın çalışma arkadaşları terörist. Diğer komutanlarımızda da hakeza. Şimdi bu tablo içerisinde olağanüstü hal ilan edip, devletin bu mekanizmalarını düzeltmezsek biz milletin hukukunu nasıl garantiye alacağız, nasıl yeniden anayasal düzeni tam manasıyla hakimiyetini tesis edeceğiz. Bu konunda milletimizin kendisine her bir ferdinin özgürlüğüne yönelik hiçbir işlemimiz olmayacak. Milletimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın kendi faaliyetlerini daha rahat, daha özgür bir biçimde yürütmelerinin zemini oluşturacağız. Olağanüstü hal kanunu 1983 tarihlidir. Ancak o kanunun verdiği aşırı yetkileri kullanmayacağız.''
Demokrasinin gereği milletin sesine kulak vermek zorunda olduklarını dile getiren Kaynak, “Demokrasi için meydanları dolduran insanların ortak sesi idam talebidir. Buna karşı duranların da hukukunu korumak ve millet iradesini temsilcisiyim diyenlerin birinci vazifesidir. Normal bir süreçte Türkiye idam cezasını kendi ceza yasasından ve anayasasından çıkardı. Ben hükümet adına bir şey söylemek istemem ama kişisel kanaatim şudur. Millet vicdanını eğer biz tatmin etmezsek millet, kendi temsilcilerini kendi iradesinin bekçiliğinden vazgeçer'' diye konuştu.
Darbeci kaçakların bir bir yakalandığı söyleyen Kaynak, “Bu haşhaşilerin ne kadar zoru görünce ödlek olduklarını gösteriyor. Bir paylaşım gurubunda çok çeşitli talimatlar yağdıran, kinci köprüye bir hava harekatı düşünemez miyiz diyen, bir başkası o üniformaya da o rütbeye de kurban olsunlar bir albay eski albay diyelim onların rütbeleri sökülecek çünkü. Şerefsiz bir şekilde, alçak bir şekilde izzetsiz bir şekilde bir elbise dolabında yakalandı'' dedi.
FETÖ liderinin iadesinin yapılması için gerekli tüm girişimlerin yapıldığını kaydeden Kaynak, “Son olaylar ortaya çıkardı ki, bizzat kendisi bu hain, bu cani darbe girişimin lideri olduğunu yayınladığı bir video ile ortaya koydu. Tehdit ediyor. Bu darbeye karşı duran bütün aziz milletimizi ahmak ilan ediyor. Dini lider kisvesi giymiş bir kişi bu milletin tamamına ahmak diyor. Bir yandan başta Cumhurbaşkanımız, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Obama’yla, Başbakanımız başkan yardımcısı Biden’le, bakanlarımız muhataplarıyla görüşmelerini yapıyorlar. Muhtemelen haftaya da somut delilleri içeren dosyalarla beraber dış işler ve adalet bakanımız Amerika seyahati yapacaklar. Amerika Birleşik Devletleri umarım stratejik ortağı, müttefiki, NATO’daki en önemli paydaşı Türkiye’nin bu darbeden sonra ülkemizin ne hale geleceğini düşünür. Demokrat olmanın, hukuk devleti olmanın, temel hak ve özgürlüklerine sahip çıkmanın gereğini yapar diye temenni ediyorum'' ifadelerine yer verdi.
“İstihbarat zafiyeti var''
Darbe girişimin hükümet yetkililerinde yakınlarından duyduğunu dile getiren Kaynak, “Örnekler önümüzde. Cumhurbaşkanımız darbe kalkışmasını ben eniştemden öğrendim diyor. Başbakanımız ben yakın korumalarımdan, eşimden dostumdan öğrendim diyor. Ben ve hükümetin diğer üyeleri de öyle. Türk Silahlı Kuvvetlerinin içinde azınlıkta olan asker kıyafeti giymiş bir gurup teröristin işi. Ama stratejik çalıştıklarını anlamamız lazım. Olağanüstü hal kapsamında kimseyi kıyımdan geçirecek halimiz yok. Hukuk devleti ne gerekiyorsa o çerçevede bunlar icra edilecek'' şeklinde konuştu. İHA