Taşeron işçilerin sorunlarını sık sık gündeme getiren ve onlar için Ankara ile Kahramanmaraş arasında köprü olan MARKAŞİD Başkanı Bayram Akdere, 21 Mart'ta meclise sunulacak yasal düzenlemeyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Akdere, İşçilere kadro verilmemesi halinde asıl mücadelenin 21 Mart'ta başlayacağını söyledi.
Kahramanmaraş Kamu İşcileri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MARKAŞİD) Başkanı Bayram Akdere, taşeron şirket işcilerinin son durumu hakkında Manşet Gazetesi'ne önemli açıklamalarda bulundu. Taşeron şirket işcilerinin tümüne kadro verilmesi hususunda mücadele ettiklerini söyleyen Akdere, bütün emeklerinin ve çalışmalarının taşeron işçilerine iş garantisini sağlamak olduğunu belirtti. 21 Mart'ta meclise sunulacak yasal düzenlemede taşeron işçilerinin tamamının kadroya alınmaması durumda asıl mücadelenin 21 Mart'tan sonra başlayacağını ifade eden Akdere,"Taşeron işcilerinin işi 21 Mart'tan sonra bitmiş değildir. Asıl mücadele 21 Mart'tan sonra başlayacaktır. Çünkü burada ayrım olacak ve sınıflandırılmaya gidilecek. İşcilerimizin yarısı kadrolu olacak yarısı kadrolu olamayacak. İşte bu yüzden bizim asıl mücadelemiz 21 Mart'tan sonra başalayacak" dedi.
'BİZİM İÇİN İŞ GARANTİSİ ÇOK ÖNEMLİ'
Taşeron şirket işcileri için iş garantisinin çok önemli olduğunu söyleyen Akdere, sözlerinin devamında şunları kaydetti: " Bizim bütün emeklerimiz ve bütün mücadelemiz iş garantisini sağlamak içindir. Biliyorsunuz ki çıkan torba yasalarda bakanlığa sunduğumuz 24 maddelik teklifte biz kurumlarda kadro istedik. Dernek ve taşeron işciler olarak buna karşıyız. Ülkemizde 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı en az bin 500 lira olduğuna göre bir taşeron şirket işciside bu bakımdan yine açlık sınırının altında çalışıyor. En büyük sıkıntımız budur. Taşeron şirket işçilerinin ortalama maaşı değişiyor. Yerel yönetimlerde, belediyelerde farklı ücret alıyorlar. Yani bin 400-bin 500 lira civarı. En yüksek maaş da 2 bin 500 liraya kadar çıkıyor."
'SIKINTILARI ÇÖZME NOKTASINDA ÖNEMLİ MESAFE KATETTİK'
Taşeron işcilerin sıkıntılarını çözme konusunda önemli mesafe katettiklerini belirten Akdere, Türkiye genelinde dernekler, federasyonlar ve konfederasyonlar kurarak sosyal haklara kavuştuklarını kaydetti. Akdere, " Türkiye genelinde 81 ilde dernekler kuruldu. Federasyonlaştık, konfederasyonlaştık ve artı olarak da Türkiye Taşeron Şirket İşcileri Platformunu kurduk. Bu sayede her ay Ankara'da toplantılar yapıyoruz. Bu dernekleşmenin ve kurumsallaşmanın bize en büyük getirisi sosyal haklar oldu. Asgari ücretin yükselmesine vesile olan en büyük etken taşeron işçileridir. Artı olarak sosyal haklarımızı aldık. Yani sendikalaşma, örgütleşme gibi haklarımız var. Yine bir başka bir konu hükümetten tüm taşeron işcilerine kadro istiyoruz. Bu yola çıkaraken tüm amacımızın bu olduğunu söylemiştik. Bugün baktığımız zaman nispetende olsa yarı kadroyu alarak bunu başardığımızı düşünüyoruz. Yarı kadroyu aldıktan sonra biz ne istiyoruz önemli olan bu. Önemli olan biz taşeron işcilerine iş garantisidir" şeklinde konuştu.
'TÜRKİYE'DE VATANDAŞLAR İŞTEN ATILMA KORKUSUNDAN DOLAYI SESİNİ ÇIKARTAMIYOR'
Taşeron şirket içleri derneği olarak bir söz söyledikleri zaman arkalarından destek alamadıklarını söyleyen Akdere, bunun sebebinin Türkiye'de ki vatandaşların işten atılma korkusundan dolayı seslerini çıkartamamaları olduğunu vurguladı. Akdere, "Taşeron işcileri derneği bir söz söylediği zaman neden yalnız kalıyor söylemek istiyorum. Bunun sebebi siyasi olaylardan ziyade işcilerimizde, insanlarımızda örgütleşme alışkanlığınım olmaması olduğunu düşünüyorum. Buna örnek verecek olursak. Mesela Avrupa'da istatistiklere göre bir kişi 10 Sivil Toplum Örgütüne üye. Ama Türkiye'de ise her 10 kişiden sadece bir kişi Sivil Toplum Örgütlerine üye. İşte en büyük fark bu. Türkiye'de vatandaşlar işten atılma korkusu olduğu için sesini çıkartamıyor" diye konuştu.
"AYRIM YAPILMASIN İSTİYORUZ"
Biz 21 Mart'ta meclise sunulacak yasal düzenlemede tüm taşeron işcilerine kadrolu da olsa kesinlikle iş garantisi istediklerini vurgulayan Akdere, bu yasal düzenleme yapılırken de hiçbir ayrımın yapılmamasını istediklerini belirtti. Akdere, " Ayrım yapılsın istemiyoruz. Ama burada 2'nci bir konuda şunu istiyoruz. Resmi kurumlarda çalışan tüm taşeron işcileriyle, özel sektörde çalışan taşeron şirket işcilerin ayrılmasını önemsiyoruz. Burada bir önemli noktada hükümetimiz kadroyu sınıflandırarak verecek olmasıdır. Yani kişinin yaptığı işe ve vasıfına göre kadro verilecek" ifadelerini kullandı. Haber: Emre Akkış