KAMU GÖREVLİSİ ÖYLE BİRŞEY YAPTI Kİ KAMU GÖREVLİSİ ÖYLE BİRŞEY YAPTI Kİ

Eskiden tek kuyu ile günde 30 dönüm tarla suladıklarını ifade eden çiftiler, şu anda 5-6 kuyuyu birleştirseler de ancak 10 dönüme yettiğini anlattılar.

Sondajlarda yeterli su birikmesi için pompalarını günün belli saatlerinde çalıştırabildiklerini kaydeden çiftçiler, kömür sahasının susuzlaştırılması için çekilen suyun bir bölümünün bölgedeki tarlalara aktarılmasının gerekliliğine dikkat çektiler.

Sondaj kuyuları, Türkiye’nin dördüncü büyük ovası olan Elbistan Ovası’nda sulu tarımın en önemli unsuru. Ovanın büyük bölümünde sulu tarım, yerin yüzlerce altındaki suyun, pompalar yardımı ile yüzeye çıkartılması ile yapılıyor. Elbistan Ovası’ndaki sondaj kuyularında, son 5-6 yıldır sistematik bir şekilde düşüş yaşanıyor. Çiftçiler, tarlalarının ihtiyacı olan suya kavuşmak için 250-300 metre derinlikte kuyu açsa da umdukları suya ulaşamıyor. Sondaj kuyularındaki su seviyesinin en fazla düştüğü bölgenin başında ise Doğan Mahallesi geliyor. Doğan Mahallesi’ndeki çiftçiler, daha önceden gürül gürül su akan pompalarının kuruması üzerine kara kara düşünmeye başladı.

Doğan Mahallesi’nde yıllardır çiftçilik yapan Kerim Ceran, kuraklığın ve kömür sahasından çekilen suyun doğurduğu olumsuzluğu, bu yıl daha çok hissettiklerini söyledi.

Yer altı su seviyesindeki düşüş nedeniyle onlarca sondaj kuyusundan artık su çekilemediğini vurgulayan Ceran, binlerce dönüm arazinin suya hasret kaldığını ifade ederek, “Mahallemizde yaklaşık 20 bin dönüm arazi yer altı suyu ile sulanıyor. Son yıllarda su seviyesinde büyük düşüşler yaşanıyor. Daha önceleri 50-80 metreden su çektiğimiz kuyuları susuzluk nedeniyle kapatmak zorunda kaldık. Saniyede 70 litre su aldığımız kuyulardan şimdi 5 litre su çıkmıyor. Bu su da zaten tarlaya ulaşmadan arkta kayboluyor. Komşu çiftçiler bir araya gelerek 5-6 kuyunun suyunu birleştiriyoruz. Eskiden tek kuyu ile 30 dönüm tarla sulardık. Şimdi bunun 3’te 1’ini bile sulayamıyoruz” dedi.

Kendisi gibi birçok çiftçinin aynı sorunla baş başa kaldığını hatırlatan Ceran, “Ne yapacağımızı şaşırdık. Sadece benim değil bu bölgedeki birçok çiftçi kara kara düşünüyor. Yeni kuyu açtırsak bile kaç metreye kadar ineceğiz bilemiyoruz. 250-300 metreye kadar açılan kuyular var ama o derinlikte bile yeterli su bulamıyoruz. Bir umut diye on binlerce lira masraf edip kuyu açtırıyoruz sonunda da hüsran yaşıyoruz. Halimiz içler acısı” ifadelerini kullandı.

Kömür susuzlaştırma sahalarından ciddi miktarda su çekilmesinin, yer altı su seviyesindeki düşüşün tuzu biberi olduğunun altını çizen çiftçi Kerim Ceran, şöyle konuştu: “Termik santraller için bölgeden su çekiliyor. Hemen yanı başımızdaki Kışla Mahallesi’nde çok sayıda derin kuyu bulunuyor. Sondajlar 24 saat aralıksız çalışıp ovanın suyunu çekiyor. İster istemez bu da yer altı su seviyesini düşürüyor. Biz, ovamızın altından çekilen bu suyun kanallarla mahallemizdeki arazilerimize ulaştırılabileceğini düşünüyoruz. Kömür sahasının susuzlaştırılması için de milyonlarca litre su çekilen bölgede değil tarla sulamaya, içmeye su bulamaz hale gelindi. Çiftçimizin hali ortada. Hepsinin derdi ortak. Bir dokunsak bin ah işitiyoruz. Kısa vadede çözüm olarak kömür sahası susuzlaştırmasında kullanılan kuyulardan bölgeye su verilebilir. Bu konuda yetkililerimizden destek bekliyoruz.”

 

İHA                                         

Editör: TE Bilisim