Roma döneminde IV. yüzyılda, Yeşilyöre köyüne yakın, sarp bir kayalık üzerine inşa edilen kale, zamanla Bizans ve Osmanlılar tarafından da kullanılarak, askeri önemini korudu.  Kale, Çukurova’dan Maraş ve Antep bölgelerine uzanan yollar üzerinde, askeri ve ticari bir geçiş noktası olarak büyük bir rol oynadı.  Ayrıca, Andırın bölgesindeki diğer kalelerle bağlantılı olarak inşa edilen Doluca Kalesi, bölgedeki savunma hattının önemli bir parçasıydı. Halk arasında anlatılan bir efsaneye göre, kaleye "Orçan" adı, kale komutanının genç yaşta kaybettiği kızı Orçin’in anısına verildiği söyleniyor. Bu da yapının sadece askeri değil, duygusal bir öneme de sahip olduğunu gösteriyor.

Kalenin Mimari ve Yapısal Detayları

Doluca Kalesi, yaklaşık 26 x 65 metre boyutlarındaki alan üzerinde, doğal kayalık bir tepeye  inşa edildi. Kale, çevredeki kayalıklardan elde edilen taşlar ve kireç harcı kullanılarak oluşturuldu.  Başlangıçta sağlam surları ve burçlarıyla etkileyici bir yapı olan kale, zamanla büyük ölçüde yıkıma uğradı. Bugün, kale kalıntıları arasında en belirgin olanı, kuzey sur duvarının tamamen, batı sur duvarının ise kısmen yıkılmış olması.  Bu durum, kalenin tarih boyunca maruz kaldığı çatışmalar ve doğal yıpranmanın bir sonucu olarak görülüyor.

“İlk Çantam” projesi ile miniklerin yüzü güldü “İlk Çantam” projesi ile miniklerin yüzü güldü

Ekran Görüntüsü 2024 08 29 101030

Günümüzde Doluca Kalesi

Doluca Kalesi’nin günümüzdeki durumu ne yazık ki oldukça hüzün verici. Define avcılarının izinsiz kazıları, kalenin tahrip olmasına neden oldu. Ayrıca, köydeki bazı evlerin yapımında kale taşlarının kullanıldığı bilgisi, yapının daha da zarar görmesine yol açtı. Kaleyi çevreleyen alan ise doğal bitki örtüsü ile kaplanarak, adeta doğa ile iç içe geçmiş bir görüntü sergileniyor. Doluca Kalesi, bugün harap halde olmasına rağmen, tarihin derinliklerinden gelen hikayeleri ve barındırdığı kültürel mirasıyla ziyaretçilerini bekliyor.

Muhabir: Ayşegül Dokuyucu