Kahramanmaraş İl Müftüsü Celal Sürgeç, 11 ayın sultanı Ramazan’a çok kısa bir süre kala kentte görev yapan yerel ve ulusal basın mensuplarıyla kahvaltı programında bir araya geldi.
Müftü Sürgeç, gerek müftülük, gerekse de tüm camilerin Ramazan ayına hazır olduğunu belirterek, bu süre içerisinde yapılacak faaliyetler hakkında açıklamalarda bulundu.
Gündemdeki konular hakkında da görüşlerini dile getiren Sürgeç, özellikle Diyanet İşleri Başkanlığı’nın son dönemde yıpratılmaya çalışıldığını söyledi. Diyanet’e sahip çıkılması gerektiğini ifade eden Sürgeç, Şu anda Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Kahramanmaraş’ta cami çalışması yürüttüğünü ve kentteki birçok caminin formata uygun olmadığını ifade eden Müftü Sürgeç, bu kapsamda şehirdeki yardımseverlerden Diyanet’in yaptığı projelere destek vermelerini istedi. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2011 ila 2017 yılları arası Kahramanmaraş’a yaptığı yatırım ve yardımlar hakkında da bilgi veren Müftü Sürgeç, 7 içerisinde toplam 10 milyon 931 bin TL yardım, 375 bin TL’de yatırımın olduğunu kaydetti.
“RAMAZAN MÜSLÜMANLAR İÇİN ÇOK ÖNEMLİ''
Ramazanın Müslümanlar için çok önemli bir ay olduğuna dikkat çeken Müftü Sürgeç, sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi: “İnsanların duygularının çok daha inceldiği kendilerini daha çok ibadete verdiği bir mevsim olması sebebiyle camilerimizle ilgili tedbirleri aldık. Camilerimizde mukaveleler okunacaktır. Özellikle Elbistan Çarşı Atik Camii ve Onikişubat Prof. Dr. Mahmut Esat Coşan caminde hatimle teravih namazı kılınacaktır. Diğer camilerde ise normal teravih namazı kılınacaktır. Diyanet İşleri Başkanlığı özellikle bu son olaylardan sonra çok beklentili bir kurum haline geldi. Bununla birlikte bize maddi konuda, dini konuda kendilerine rehberlik, öncülük yapmamızı isteyenler oluyor. Diyanet bu yıl zekât, fitre, infak ve sadakalarda yurt içinde ve yurt dışında bir dağıtma organizesi içerisine girdi. İnşallah bunu daha şeffaf, hesap verilebilir şekilde Diyanet İşleri Başkanlığımız zekât ve fitre konularında da bu yıl halkımıza öncülük edecektir.''
10 MİLYON 931 BİN TL YARDIM, 375 BİN TL YATIRIM
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2011-2017 yılları arasında 10 milyon 931 bin TL yardım, 375 bin TL’de yatırım yaptığını anlatan Müftü Sürgeç, “Diyanet İşleri Başkanlığımız Kahramanmaraş’a yapmış olduğu yatırımlar var. 2011 yılında 218 bin TL, 2012’de 485 bin TL, 2013’te bir milyon 894 bin TL, 2014’de 2 milyon 409 bin TL, 2015’te 2 milyon 125 bin TL, 2016’da 2 milyon 100 bin TL, 2017’de bir milyon 700 bin TL olmak üzere 7 yıl içinde toplam 10 milyon 931 bin TL kentteki camilere yardım edilmiştir. Bunun yanı sıra da yine 2011-2017 yılları arasında Diyanet İşleri Başkanlığımız toplam 375 bin TL yatırım ödeneği göndermiştir'' şeklinde konuştu.
“MERDİVEN ALTI KUR’AN KURSU YAPMAKTAN VAZGEÇELİM''
Merdiven altı Kur’an Kursu yapmaktan vazgeçilmesi gerektiğini söyleyen Müftü Sürgeç, sözlerinin devamında şunları kaydetti: “Diyanet çok önemli bir kurumdur. Çok hassas bir dönemden geçiyoruz. Bu hassas dönemde Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yıpratılmaması lazımdır. Eğer Diyanet yıpratılır, biter, tükenir, giderse binlerce Diyanet oluşur. Binlerce, milyonlarca camiler oluşur ve herkes birbirinin camisini taşlar. Bu yüzden Diyanet İşleri Başkanlığı Türkiye için gerçekten bir nimettir. Bu kuruma sahip çıkmalıyız. Yardımsever insanlarımızın özellikle Diyanet İşleri Başkanlığımızın bir takım projelerine destek vermelerini istirham ediyoruz. Artık merdiven altı Kur’an Kursu yapmaktan vazgeçelim. Hem Kur’anın vakarına yazıktır hem de oradaki çocuklarımızın psikolojisine yazıktır.''
“EN KISA ZAMANDA YENİ CAMİLER YAPACAĞIZ''
Şu anda Diyanet’in camiler üzerinde bir çalışma yürüttüğünü belirten Müftü Sürgeç, kente en kısa zamanda yeni camiler yapacaklarının müjdesini verdi. Müftü Sürgeç, “İnşallah en kısa zamanda yeni camiler yapacağız. Kahramanmaraş’ta birtakım camiler formata uygun değil ve estetikten yoksun durumda. Şu anda herkes istediği gibi cami inşa etmesin bu konuda müftülükler kendilerine rehberlik etsin istiyoruz. Camilerin Kur’an’da 4 tane fonksiyonu vardır. Bunu yerine getirmek mecburiyetindeyiz. Birincisi orası bütün insanlığın merkezidir. Bütün insanlığı kucaklayan bir yerdir. İnsan camiye sığındığı zaman orada annesinin kucağına sığınmış gibi rahat eder. Camideki insanlar dışarıdaki bir takım siyasi, politik olayları camilere taşıyıp, ibadet eden insanları rahatsız etmemelidir. İkincisi camiler yine bütün insanlık için rehberlik merkezidir. Sadece Müslümanlar için değil. Sırası geldiğinde bir Gayrimüsliminde sığınabileceği bir mekân olması gerekir. Birbirimize sahip çıkmamız lazım'' ifadelerini kullandı.
(Haber: Ahmet GÜNEÇIKAN)
Editör: TE Bilisim