Kahramanmaraş’ın 70 bini aşkın nüfusuyla önemli bir ilçesi olan Türkoğlu, her geçen gün alanında yatırımlar yaparak kalkınmaya devam ediyor. Bu kapsamda tarımda adından söz ettiren Türkoğlu ilçesi, halkın, vatandaşın daha iyi sağlık hizmeti alabilmesi için de sağlık yönündeki çalışmalara hız verdi. ilk olarak yeni hastanesine kavuştuktan sonra sağlıkta altyapıyı oluşturan Türkoğlu ilçesi , şimdide hastaneye uzman doktorların görev yapması için kolları sıvadı. Tam donanımlı olmasa da halkın ihtiyaçlarını karşılayan Türkoğlu Devlet Hastanesine, Türkoğlu İlçe Sağlık Müdürü Mustafa Laz müjde vererek uzman doktorların geleceğini söyledi. İlçe Sağlık Müdürü Mustafa Laz, ilçeye yakında 7-8 kişilik bir uzman kadro geleceğinin müjdesini vererek, vatandaşların yaz sıcaklığında dikkat edilmesi gerekenleri, ilçede artan bazı vakalardan dolayı halkın bazı uygulamarı yapması gerektiğini ifade etti.
İşte İlçe Sağlık Müdürü Mustafa Laz’ın konuşmasından satır başları;
“HASTANEMİZDE UZMAN HEKİMLER GÖREV YAPACAK”
Şuan ki devlet hastanesinde uzman doktor kadrolarının ilerleyen zamanlarda geleceğini söyleyen Laz, şu ifadelere yer verdi: “Şuan ilçemizde mevcut durumda bulunan fizik tedavi hastanemiz vardı. Bunun yanında da devlet hastanemiz açıldı. Yaklaşık 7-8 tane uzmanlık birimi olacak hastanemizde ama bunun için tabi bir süreç olacak hemen olacak bir şey değil. Biliyorsunuz kadrolarımız sınırlı. Ne kadar mezun verirsek bakanlığımız o kadar atama yapabiliyor. Geçici görevlerle falan başhekimliğimiz şuan tedarik etmeye çalışıyor ama ilerleyen süreçlerde 7-8 tane uzmanlık birimimizin Türkoğlu’nda olacağını söyleyebilirim. Çünkü Türkoğlu’nun buna ihtiyacı var nüfusu artıyor. Gelişmeye müsait bir ilçe. Bu ihtiyaçları karşılayabilecek düzeyde uzman sayısı oluşturulmaya çalışılıyor. İlerleyen zamanlarda her şey daha net olacak ve Türkoğlu hastanesine daha donanımlı bir şekilde kavuşmuş olacak.”
UZUN SÜRE GÜNEŞ IŞINLARINA MARUZ KALMAYIN
Sıcaklıkların önümüzdeki günlerde daha da çok artacağını belirten Laz, hangi huşulara dikkat edilmesi gerektiğini aktararak, şunları kaydetti: “İlerleyen süreçlerde sıcaklıklar daha da artacak. Özellikle sıcaklığın daha fazla olduğu zamanlar çok fazla dışarıya çıkılmamalı. Özellikle saat 10.00 ile 14.00 arası çok tavsiye edilmiyor. Sıcak çarpması görülebiliyor. Sıcak çarpmasıyla birlikte baş dönmesi, halsizlik, kırgınlık şikâyetleri artar. Sıcaklık olduğu müddetçe en az 2,3 litre su tüketmesini isteriz. Sıcak olduğunda korktuğumuz şey ishal vakalarının artışıdır. Bunun önüne geçmek için hijyene, kişisel hijyene dikkat etmesi gerekir. El yıkamalara çok dikkat etmesi gerekir.”
MEVSİM VAKALARI
“Mevsim dönüşü yaşadığımız için grip vakaları çok fazla görülüyor. Daha dirençli grip vakalarıyla karşılaşıyoruz. Dirençli derken şöyle, hastalık biran evvel düzelmiyor. Önceden 1 hafta 7 gün şekilde belirtirdik ama bu dönemlerde birkaç yıldır grip virüsleri daha dirençli. Bu hastalıklar 15 gün veya 1 aya kadar çıkabiliyor. Hastaların, vatandaşların biraz daha sabretmesini hani sık sık doktor değiştirmekten ziyade hastalığın düzeleceğine inanıp önerilen tedaviyi doğru düzgün uygulayıp sabretmesini istiyoruz. Sadece bitkisel tedaviyle, çaylarla bu hastalıklar düzeliyor. Antibiyotik kullanmamıza gerek yok. Grip için, soğuk algınlığı için antibiyotik kullanmamalıyız. Bir aya kadar sürse de sadece ağrı kesici, soğuk algınlığı ile bol su takviyesi ile bu hastalıklar tamamıyla düzenliyor. Korktuğumuz şey biz elimizden geldiğince dikkat ediyoruz, sulardan korkuyoruz ve suları sık sık kontrol etmeye başladık. Sıcak olduğu dönemlerde ishal vakaları bizi korkutur. O yüzden biz sık sık ölçümü yapıyoruz. Şuana kadar herhangi bir sıkıntı yok. Problem yaşanmıyor KASKİ ile de su konusunda da. Su problemimiz yok.”
KENDİ İÇİMZDEKİ KAYGIYI ATMALIYIZ
“İnsan ilişkilerinde biraz uzak kaldığını düşünüyorum. Bir insan gidecek derdini başkasına anlatarak problemi kendi içine atmaktan ziyade başkalarıyla beraber çözüm arayarak bu psikolojik durumu rahatlatacak nedenler panik atak, depresyon gibi olayları yaşamak zorunda kalmazlar. Bunlar olduğu müddetçe şimdiye kıyasladığımızda insanlar birbirinden yavaş yavaş uzaklaşmaya başlıyor. Bu şahsi görüşüm. İnsanlar birbirinden uzaklaştıkça bu depresyon, şizofren, panik ataktır, psikolojik rahatsızlıklar daha fazla görülmeye başladı. İnsanlar birbirini daha fazla ziyaret etsinler. İnsanlar sorunlarını başkalarına anlatarak çözümünü aramalı. Düzenli beslenmeli, düzenli uyumalı. Bunlarda çünkü bu rahatsızlıklara neden oluyor.”
ANTİBİYOTİK KULLANIMI
Ayrıca ülkemizde antibiyotiğin insanlar tarafından bilinçsizce kullanıldığına dikkat çeken Mustafa Laz, son olarak şunları söyledi: “Hekimlerimize güvensinler. Eğer bir kutu antibiyotik önerdilerse bir kutu bitene kadar kullansınlar. Uygun görülen antibiyotiği alıyorlar 2 gün kullanıyorlar 3 günden sonra ilacı bırakıyorlar. Bıraktıkları için tedavi yarım kalıyor. Düzelmiyor tekrardan doktora gidiyorlar. Geri antibiyotik alıyorlar ama geri yarım kalıyor. Doktorlarımızın tavsiyesine uysunlar. O zamanda antibiyotik ihtiyaçları olmaz. Soğuk algınlığı, grip vakalarında doktorlarımızdan ya da aile hekimlerimizden mümkünse gidip antibiyotik istemesinler. Zaten virüslere antibiyotik etki etmez. Etki etmediği için bu antibiyotikleri kullanmaya gerek yok. Antibiyotik tedavi dediğimiz, ağrı kesici ya da fizik tedavi değil. Bol su tüketimi, düzenli uyku ve düzenli hareket zaten kişilerin iyileşmesini hızlandıracaktır. Problemlerini ortadan kaldıracaktır. Dediğim gibi eğer hekiminiz antibiyotik öneriyorsa onu bitene kadar kullanması gerekir hastanın yoksa bir iki gün kullanıp iyileştiyse o onu bir sonraki evrede iyileştirmez. Onun için antibiyotik kutu bitene kadar kullanılması lazım. Öneri yoksa da kesinlikle biz kullanmalarını tavsiye etmiyoruz.”
Haber: Adem Merk