Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İçişleri Komisyon Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç, “Dünyanın bütün zinde güçleri bize saldırıyor. PKK’sı da, DAEŞ’i de, FETÖ’sü de hepsi birer enstrüman, hepsi de birer araç. Hedefleri Türkiye’nin yürüyüşünü durdurmak'' dedi.
TBMM İç işleri Komisyon Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç, katıldığı bir televizyon programında ülke gündemine dair değerlendirmelerde bulundu. “Masum insanları, insanlık dışı eylemlerle amaçlarına yönelik araç olarak kullanıyorlar. Yani onların hayatlarının bir önemi yok. Onların hedefi Türkiye’nin yolundan döndürülmesi, Türk halkının korkutulması ve hükümetin caydırılması gibi asla olmayacak idealler ve emellerdir'' diyen Güvenç, Türkiye’nin yeniden ayağa kalkma mücadelesi verdiğini ve tekrar bölgesinde ve dünya ölçeğinde iddialı bir devlet konumunda olduğunu söyledi. Dünyanın bütün zinde güçlerinin hedefinde Türkiye olduğunu ifade eden Güvenç, herhangi bir şekilde Türkiye’nin kalkınmasını istemediklerini vurguladı. 23 Temmuz 2015’in PKK’nın mücadele tarihinde önemli bir kırılma noktası olduğunun altını çizen Güvenç, o günden bu güne terör örgütünün hiçbir şekilde başarı sağlayamadığını kaydetti. Yapılan bu saldırıların Türkiye’yi yeniden Türk’ü ile Kürt’ü ile sağcısı ve solcusu ile millet yaptığını dile getiren Güvenç, yapılan tüm saldırıların PKK’nın elinde patladığını söyledi.
''İNSANLIĞINI KAYBETMİŞ OLANLAR İNSANLARIMIZI KATLEDİYORLAR’
İnsanlığını kaybetmiş olan kişilerin masum insanları katlettiğini ifade eden Güvenç, sözlerinin devamında şunları söyledi: “Masum insanları, insanlık dışı eylemlerle amaçlarına yönelik araç olarak kullanıyorlar. Yani onların hayatlarının bir önemi yok. Onların hedefi Türkiye’nin yolundan döndürülmesi, Türk halkının korkutulması ve hükümetin caydırılması gibi asla olmayacak idealler ve emellerdir. Masum insanlar, duraktaki sivil memurlar, işinden çıkan polislerde bu anlayışın o terör zihniyetinin acımasız kurbanlarıdır. Akşam saatinde işten çıkmış masum insanların, hayatları, aileleri bunlar için hiçbir önem arz etmiyor. Zaten terörün mantığında insanlık yoktur. İnsanlık duyguları kaybolmadan bu tür eylemleri yapmanın acımazsızca bu faaliyetlerde bulunmak söz konusu değildir. İnsanlığını kaybetmiş olanlar insanlarımızı katlediyorlar. Hedefleri Türkiye’nin yürüyüşünü durdurmaktır. Türkiye yeniden ayağa kalkma mücadelesi veriyor. Yeniden bölgesinde ve dünya ölçeğinde iddialı bir devlet konumunda. Devraldığı imparatorluğun kültürünün gereklerini yerine getirmeye çalışıyor. Dünyanın bütün zinde güçleri bize saldırıyorlar. PKK’sı da, DAEŞ’i de, FETÖ’sü de hepsi birer enstrüman, hepsi de birer araçtır.''
''PKK KÜRT HALKINI KAYBETTİ’
PKK’nın yaptığı saldırılarla doğu bölgesinde ki Kürt halkının desteğini kaybettiğini söyleyen Güvenç, şöyle konuştu: “23 Temmuz 2015 PKK’nın mücadele tarihinde önemli bir kırılma noktasıdır. 23 Temmuz 2015’te Türkiye’de güçlü bir hükümette kalmadı varsayımı ile başlattıkları devrimci halk savaşıdır. Yani PKK o günden bu güne hatta 30 yıldır faaliyetlerini durdurmuş bir örgüt değildir. Türlü biçimlerde saldırılarını yeniliyor ve deniyor. Ama öyle çaresizler ki devrimci halk savaşında kaybettiler. Bir halk desteklemedi, İki; beklemedikleri şekilde gördüler ki Türk Silahlı Kuvvetleri ve polis teknolojisini yenilemiş, 3’üncüsü her şart altında bu millet hükümet olsa da olmasa da teröre karşı ortak tavır geliştirir ve kararlı bir şekilde üzerlerine giderler. PKK devrimci halk savaşını kaybetti ama bu sene yazda geçti. PKK’nın bu yaz ki hedefi bizi kırsalda rahatsız etmekti. Kırsalda bize karakollarımızda büyük zayiatlar verdirmekti. Ama bizim kırsalda kullandığımız son derece modern teknolojik sistemlerle bize karşı başarılı olmadılar. Bize bu durumda zarar verdiler ama istediklerini almadılar ve o bölgelerde de Kürt halkını kaybettiler. PKK hendekten sonra bu yazda bombalı araç saldırıları ile yine kaybettiler. Türkiye topyekûn terörle mücadele konsepti gereği sivil uzantılarını, terörü kınamayanlara işlem yapılıyor. Vekillerinin alınması, örgüte lojistik destek sağlayan belediyelere işlem yapılması gibi geniş çaplı mücadele ediliyor. Türkiye Cumhuriyeti topyekûn şu anda bir refleks geliştiriyor ve buna da ülkenin doğusu ile batısı herkes destek veriyor.''
''İNSANIMIZ DEVLETİN KIYMETİNİ ANLIYOR’
İnsanların devletin kıymetini anladığını kaydeden Güvenç, “Bütün bu örgütlerin tamamı birbirileriyle irtibatlı şekilde ve çaresizce saldırıyorlar. Ama bu süreçler bizi yeniden Türk’ü ile Kürt’ü sağcısı ile solcusu ile millet yapıyor. Acımız çok büyük ama yaptıkları her şeyde ellerinde patlıyor. Bu birliğin, bu ruhun, bu dayanışmanın önünde 15 Temmuz günü tanklar duramadı. İnsanımız devletin kıymetini anlıyor. Ortak kaderimizi görüyor. Türkiye yıllar yılı sol ideolojilerin baskısıyla estirdiği rüzgârla devleti hor gördü. Neye sahip olduğumuzu bilmiyorduk. Ama bugün etrafımızda ki ateş çemberimizi de görerek elinde ki kıymete sahip çıkıyor. Yeni anayasa teklifinin meclise gittiği gün bu saldırının denk getirilmesi tesadüf değildir. Bu bütün başarısızlıklara karşın bir intihar eylemdir. Sadece teknik değil aynı zamanda felsefi olarak da intihar eylemdir'' ifadelerini kullandı.
Haber: Emre Akkış