Her geçen gün gelişen ve değişen, kaliteli eğitimi ile öğrencilerini geleceğe en iyi şekilde hazırlayan Kahramanmaraş Sütçü Üniversitesi, yaptığı farklı ve özel projelerle başarı çıtasını yükseltmeye devam ediyor. Daha önce atık çimento kâğıtlarından ısı yalıtımı, atık yumurta kabuklarından kâğıt üretimi ve güneş panelleri projeleri ile gündem olan KSÜ, şimdi ise yeni bir projeye imza atmak için düğmeye bastı.
PROJE DEĞERİ TAM 862 MİLYON TL
Bu kapsamda Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yavuz Gürbüz’ün çalışmaları doğrultusunda yapılan ve değeri tam 862 milyon TL olan 'Kullanılmayan ve Çevreyi Kirleten Bazı Atıkların, Biyolojik Etkililiğini Artırmak ve Bunları Kanatlı Rasyonlarında Alternatif Yem ve Yem Katkı Maddesi Olarak Kullanmak için Geliştirilen Yenilikçi Stratejiler' projesi TÜBİTAK tarafından kabul edildi.
HEM ÜLKE EKONOMİSİNE HEM ÜRETİCİYE KATKI SAĞLANACAK
Hayvansal atıklardan yem üretilecek olan projenin yüzde 70 oranında yem ithal edilmesinden ötürü hem ülke ekonomisine hem de üreticiye ekonomik katkı sağlanması hedefleniyor.
İKİLİ ARAŞTIRMA VE ÇALIŞMA PROTOKOLÜ İMZALANDI
KSÜ ve State Agrarian University of Moldova arasında rektörlük nezdinde yapılan projeyle birlikte ikili araştırma ve çalışma protokolü de imzalandı.
ULUSLARARASI PROJE!
Projenin detayları ile ilgili bilgi veren KSÜ Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yavuz Gürbüz, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Daha önce TÜBİTAK projeleri yapmıştık. Bu anlamda da hem üniversiteye hem de bilime katkı olması noktasında çeşitli projeler üretmiştik. Bu projelerden biri de 'Kullanılmayan ve Çevreyi Kirleten Bazı Atıkların, Biyolojik Etkililiğini Artırmak ve Bunları Kanatlı Rasyonlarında Alternatif Yem ve Yem Katkı Maddesi Olarak Kullanmak için Geliştirilen Yenilikçi Stratejiler' projesi oldu. Bu proje diğerlerinden biraz daha farklı. Bu farklılığı birkaç madde halinde ifade etmek istiyorum. Bunlardan bir tanesi uluslararası bir proje olması. Projenin iki ortağı var biri Moldova diğeri de Türkiye. Türkiye tarafındaki bütçesi 150 bin Euro, Moldova tarafından ise 40 bin Euro. Şu anda Ziraat Fakültesinde ikili işbirliği olması, uluslararası proje olması ve iki ülkenin araştırma biriminin ciddi finansal desteklerde bulunması açısından projenin önemini artıyor.
GÖNÜL COĞRAFYASINA UZANAN BİR PROJE
Projede önemsediğimiz noktalarda birisi de gönül coğrafyası. Biliyorsunuz ki Moldova’da Gagavuz Türkleri var. Biz bu arkadaşlarımızla kongrede tanıştık. Moldova Türkiye kadar gelişmiş bir ülke değil. Moldova çok küçük bir ülke. Bu anlamda gönül coğrafyasında bulunan bir ülkede bu projeyi yapıyor olmamızda bize ayrıca bir haz veriyor. Bu noktada da devlet büyüklerimizin ciddi teşvikleri var.
REKTÖRLÜK NEZDİNDE PROTOKOL
Sütçü İmam Üniversitesi ve Algerian Of University Moldova tarafından rektörlük nezdinde ikili işbirliği protokolü imzalandı. Tabii bu protokolde neler var? Protokol içerisinde özellikle öğrenci değişim programları, öğretim üyesi değişim programları, beraber araştırma, projeleri yapma ve bu araştırma projelerini karşılıklı yürütme imkânları var.
ALTERNATİF YEM ÜRETİLECEK
Projenin bilimsel olarak kıymetini ortaya çıkaran durum hayvancılıkla ilgili sorunların bazılarına çözüm bulabilmesidir. Şu anda yapacağımız proje kanatlı hayvanlarla ilgili. Biliyorsunuz kanatlı hayvancılıkta giderlerin yüzde 70’ni yem teşkil etmekte ve buda üreticiler noktasında, ülke ekonomisi noktasında sorunlara neden oluyor. Çünkü yem ithalimiz söz konusu. Bu noktada alternatif bir yem üretmeyi düşünüyoruz. Çevreyi kirleten fakat insanlar tarafından kıymetli olmayan bazı hayvansal atıkların yeni işlem teknolojilerle üretmek ve hayvanlara yem kaynağı sağlamak istiyoruz. Yani bir nevi atıklardan yem yapacağız.
“YENİ BİR YEM KATKI MADDESİ ELDE ETMEYİ DÜŞÜNÜYORUZ”
Bu sürede elde etmiş olduğumuz ürünleri hayvanlara yedireceğiz. Bunları çeşitli dozlarda vereceğiz. Bu dozlardan en etkin olanının ne kadar olduğunu tespit edeceğiz ve bu tespitle beraber hayvan verdiğimiz proteinin ne kadarını kullanıyor buna bakacağız. Tabii bunlara bakarken kan parametleri bizim için önemli bir data oluyor. Diğer önemli bir faktör ise sindirim sistemindeki değişiklik. Çünkü yemlerin sindirilebilirliği önemli. Projenin ikinci kısmı ise yem katkı maddeleri. Yeni bir yem katkı maddesi elde etmeyi düşünüyoruz. Yem katkı maddesinin kaynağı doğal bir topraktır. Bu doğal toprak içerisinde ön çalışma yaptık. Projeyi bilimsel olarak 2 ayak üstüne oturtturursak birincisi alnternatif bir yem kaynağının oluşturulması ve alternatif yeni doğal bir yem katkı maddesi üretmek. Projenin 2 ana hedefi bunlardır.”